Seçimin kaderini, kararsız ve küskün Kıbrıs Türk seçmeni belirleyecek!
Kıbrıs Türk Halkı tarafından, son noktanın konulacağı 2020 KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimlerine sayılı günler kaldı ve çok yakında konuşma sırası halkın olacak!
2020 KKTC Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyalarında, özellikle halkın kafasının karıştırılması için, bu seçim döneminde, bazı adayların kampanya yöneticileri tarafından, çeşitli psikolojik, davranışsal manipülasyonlar ve dünyada yasaklanılmış olan birtakım gizli mesaj tekniği ve yöntemleri ile seçim reklam kampanyalarının yürütüldüğü gözlenmiştir... Bunları şu anda, çok fazla büyütmenin anlamı ve gereği yoktur... Ters tepki yaratabilir! Bu konu, çok detaylı ve bilimsel bir konu olduğu için, talep etmeniz halinde ileride, bununla ilgili çok detaylı özel bir yazı yazabilirim...
Şimdi, bu aşamadan sonra, oy kullanacakların odaklanma ve konsantrasyonlarını en üst noktaya çıkararak, bugünü değil, geleceği, çocuklarını ve gelecek nesilleri düşünerek, reklamların, anketlerin, kişilerin ve güçlerin etkisinde kalmayarak, oy verme davranış modeli oluşturulmasına müsaade edilmeden, kişisel özgür irade ile oy kullanılması, en doğru davranış şekli olacaktır... İçinizdeki irade, bilincin en son olgusudur!.. Ve unutmayın! Kendinize hakimiyeti yitirdiğiniz ölçüde, özgürlüğünüzü de yitirirsiniz... İnsanlar arasındaki en büyük fark, kabiliyet ve bilgi farkından çok, irade farkıdır... Ve şunu da asla unutmayın! İnsanı büyük veya küçük yapan, kendi iradesidir! İradesiz akıl bir işe yaramadığı gibi, akılsız irade de bir işe yaramayacaktır!
Seçimlerde son nokta, Kıbrıs'ta yaşayan, özgür irade sahibi Kıbrıs Türk halkı tarafından konacaktır...
Kıbrıs konusunda, iki bölgeli federasyonun savunulması çizgisinde duran, federasyon modelinin en olası çözüm yolu olduğunu savunanlar ile federal temelde kapsamlı çözüm görüşünde olanların olduğu gibi, iki ayrı devlet modelinden yana, Kıbrıs'ta iki devletli çözüm yolunun olduğu görüşünde olanlar ile işbirliğine yönelik ortaklık görüşünü savunanlar da doğal olarak olacaktır...
Amaç, Kıbrıs Türk halkının mutlu olacağı, çok fazla kaybedenin olmayacağı, bir son noktanın konulabilmesidir...
Fark etmeniz gereken şu ki, seçimlerde çoğu şeyi kazanırken, bazı şeylerin kaybedildiğidir... Hayatta öyle seçimler yapmalısınız ki, kazandığınız şeyler, kaybettiklerinize değsin!
Cumhurbaşkanı adaylarının, özellikle bazı konularda, somut, mantıklı açıklamalar yapmaması, kararsız ve küskün seçmenin kesinlikle sandığa gitmemesine sebep olacaktır! Bu kesimin oranı da oldukça yüksektir!.. Bundan dolayıdır ki, Kıbrıs Türk halkı bu konularda cumhurbaşkanı adaylarından daha fazla, somut açıklama beklentisi içerisindedir... Seçim atmosferi içerisinde istenebilecek son şeyin, düşünen ve aklını kullanan insanlar olduğu bilinmektedir! Ve cumhurbaşkanı adaylarının bundan dolayı da endişeli olduğunuz gözlenmektedir!
Kararsız ve küskün Kıbrıs Türk seçmeninin üzerinde durduğu, kafasına takılan bazı konular ve sorular:
Soru 1: Kıbrıs konusunda, Birleşmiş milletler (BM) parametrelerini kaldıracaklarını söyleyen bazı cumhurbaşkanı adayları, bunu nasıl yapacaklar? Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin özellikle 541 sayılı kararları ile Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin özellikle 550 sayılı kararlarını nasıl kaldıracaksınız? Diğer bir deyişle, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından alınan tüm kararlarını, yani uluslararası hukuku nasıl tanımayacaksınız?
Soru 2: Kıbrıs konusunda, Birleşmiş milletler (BM) kararlarını kaldıracağız diyen bazı cumhurbaşkanı adayları, uluslararası hukuk karşısında, bu kararların kolay kolay kaldırılamadığı gayet net bir şekilde bilindiği halde, niye bu doğrultuda halka gerçek dışı açıklamalar yapılıyor? Yani; Amerika, Fransa, İngiltere, Rusya, Çin hatta İspanya gibi ülkeleri bu konu için nasıl ikna edeceksiniz? Halka bu konulardaki somut projelerinizi, örnekler ile açıklamakla yükümlüsünüz...
Soru 3: Bazı cumhurbaşkanı adaylarının söylediklerini gerçekleştirebilmeleri için, Avrupa Birliği üyesi tüm devletlerin her birinin, Güney Kıbrıs dahil, tek tek KKTC’yi tanıması gerekmektedir! Peki bunu nasıl yapacaksınız? Bunu nasıl başaracaksınız? Bu konulardaki somut projeleriniz ve çalışmalarınız neler olacak?
Soru 4: Kıbrıs görüşmelerinde ve diğer Kıbrıs konularında, Sayın Nicos Anastasiades'ı nasıl ikna edeceksiniz? Onunla nasıl ve ne şekilde iş birliği yapacaksınız? Bunlar için, ikna konularında yapacağınız somut çalışmalar neler olacaktır? Halkın kesin kararını verebilmesi için, bu konulardaki kararlılığınızı, somut projelerinizi sizlerden öğrenmek ve duymak istiyor!
Soru 5: Kıbrıs Türk Kurucu Devleti'ndeki Kıbrıslı Türklerin hakları nasıl savunulacak? Bunlar için atılacak somut adımlar neler olacaktır? Kararsız ve küskün Kıbrıs Türk seçmeni, bu konular ile ilgili, somut çalışmalarınızı ve projelerinizi sizlerden duymak istiyor, bilmek istiyor, görmek istiyor...
Soru 6: Günümüzde dünyadaki genel yaklaşım, yeni bir devlet kurulumunu oldukça zorlaştırmaktadır! Çok büyük zorluklara göğüs germek zorunda bırakılıyor... Çok ağır bedeller ödetiliyor... Örneğin Kosova'da, bağımsızlığa kavuşulabilmesi için binlerce kişi yaşamını yitirmiştir... Self determinasyonun bir hak olarak değerlendiren bazı cumhurbaşkanı adayları, uluslararası Rum propaganda ordusunun etkisi karşısında, bunu nasıl ileriye taşıyacaksınız? Bunu nasıl geliştirerek günümüze uyarlayarak uygulayacaksınız? Bu konulardaki somut projeleriniz ve çalışmalarınız neler olacak?
Soru 7: Federasyonu savunan bazı cumhurbaşkanı adayları, kurulacak federal devlette Rum Devletinin, Kıbrıs Cumhuriyeti olarak devam etmesi, Kıbrıs'ta tek halk olduğu, yani diğer bir deyişle, Rum görüşünün kabul edilmesi demek değil midir sizce? Bu görüşün kabul edilmesi halinde, diğer Rum görüşleri de birbirini takip etmeyecek mi? Böylelikle, Kıbrıslı Türklerin eşit halk statüsünü kaybedip, azınlık haline düşmesi de kaçınılmaz olmayacak mıdır sizce? Peki, bu durumu, nasıl engelleyeceksiniz? Bu konulardaki somut projeleriniz ve çalışmalarınız neler olacak?
Soru 8: KKTC Cumhurbaşkanı adayları, Kıbrıs Türk genç seçmenine yönelik olarak ortaya ne bir proje koydunuz, ne de onları ileriye taşıyacak çalışmalardan bahsettiniz!.. Kararsız ve işsiz olan Kıbrıs Türk genç seçmeni, yaratılan işsiz üniversite ordusu, sizden mantıklı, çağdaş, uygulanabilir, yenilikçi projelerinizi duymayı bekledi! Şimdi onlar da kararsız ve küskün Kıbrıs Türk seçmenine ilave oldular! Onlar için ortaya koyacağınız, mantıklı, somut, özgüvenlerini geliştirecek projelerinizi ve çalışmalarınızı, sizlerden seçim öncesi bu son günlerde, kararlarını verebilmek için, öğrenmek ve duymak istiyorlar!
2020 KKTC Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde henüz kararını vermeyen, kararsız ve küskün, büyük çoğunluklu bir halk kesimi var ve bu kişilerin, sandığa gidebilmesi için, size oy verebilmesi için, üstünü örterek geçiştirdiğiniz konulara, somut mantıksal açıklamalar yapmanızı bekliyordu! Peki, siz ne yaptınız? Sürekli dayanaksız ve ölçüsüz açıklamalar yapmayı sürdürdünüz!
Şimdi, zamanınız dolmak üzere! Kimse sizden gösteri istemedi! Bir şeylerin ya da birilerinin arkasına sığınmanızı da asla istemedi! Perde kapanmak ve gösteri bitmek üzere! Kıbrıs Türk halkı sahneye doğru yaklaşıyor! Halkın ayak sesleri duyulmaya başladı... Halk, kararını, size ve tüm dünyaya en iyi şekilde tarih önünde göstereceğinden emin olabilirsiniz! Yeter ki siz de yapacaklarınız ile somut projeleriniz ile kendinizden emin olun, üstünü örterek, konuşmuş olmak için, gereksiz yere boş konuşarak, halkın zamanını tüketmeyin... Somut kendi projelerinizi ortaya koyun, başkalarının değil! Kendi projeleriniz ile ilgili konuşun... Halk bunları duymak ve görmek istiyor... Bu ülkenin ciddi sorunlarının olduğunu ve bu ülkenin ciddi insanlara ihtiyacı olduğunu Kıbrıs Türk halkı çok iyi biliyor, bunun farkında!
Kararsız ve küskün Kıbrıs Türk seçmeni, 2020 KKTC cumhurbaşkanlığı seçim döneminde, adaylardan, “suçlamaların” dışında, projeleri ve çalışmaları hakkında daha fazla açıklamalar bekliyordu! Anlaşılan hiçbir şey değişmedi ve değişmeyecek, her şey eskisi gibi olacak, bir değişiklik olmayacak, eskiden olduğu gibi; "yine aynı tas, yine aynı hamam" ve yaratılan, her seçim döneminde giderek artan koskoca bir kararsız ve küskün Kıbrıs Türk seçmeni ordusu... Varsın onlar, sözde "seçim" yapsınlar! Bunu yapıyor gibi görünsünler... Kıbrıs Türk halkı, bu aşamadan sonra ne yapacağını çok daha iyi biliyor artık!
Siyasal seçim ile hayatımızın seçimlerinin birbirine çok benzerliği vardır!
Hayat, karşınıza farklı yol ayrımları çıkarır ve tüm yaşam senaryonuz, yaptığınız seçimlerle belirlenir...
Yani aslında ortaya çıkan hayat, seçimlerinizdir... Her seçim kazanım olduğu gibi, aynı zamanda da bir kayıptır... Ve seçilmeyen olasılık da sonsuzluğa kadar kaybolur gider...
Yaptığımız her seçimden sonra vazgeçtiklerimiz midir? Yoksa seçimlerimiz mi bizi biz yapan şeyler gerçekten? Her seçim öyle ya da böyle, bir şeylerden vazgeçmek değil midir sizce? Bizi gerçekten biz yapan ne? Ardımızda bıraktıklarımız mı, yaşamayı tercih ettiklerimiz mi? Yaşadığımız anların gerçekliği mi, yoksa geride bırakmaya çalıştıklarımızın acısı mı? Geleceğimiz mi, yoksa geçmişimiz mi? Bizi gerçekten biz yapan şey ne? Seçmediklerimiz mi, Seçtiklerimiz mi? Bizi yaşamaktan alıkoyan ya da yaşatan şey ne?
Her insanın, hayatında verdiği bir karar ile, alın yazısını belirlediği bir dönem vardır... İşte hayatın bu dönüm noktalarında, bilmeden sonraki tüm olayları tesir edecek bir seçim yapılır...
Zafer, özgür iradedir!
Özgür irade; Başkalarının iradesine tabi olmadan, ne yapacağına kendi nefsinle-kendin olarak karar verebilmektir...
Kendine güven Kıbrıs Türk halkı...
Korkmayı reddedersen, tüm korkular seni terk etmeye başlar!
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.