Nihayet...

Özgür Gazete’nin gündeme getirdiği haber...

Lefkoşa’da Ortaköy’de bulunan 8 katlı iki apartmanın içler acısı durumu!

Binayı yapan müteahhit bile itiraf ediyor:

Binanın yıkılması için depreme filan gerek yok diye!

Konu bir haftadır gündemde olmasına rağmen devlet erkanının çok ilgisini çekmemiş olsa gerek ki tek bir açıklama ya da önlem filan alınmadı...

Oysa binalarda toplam 150 civarında vatandaş yaşıyor!

İlgisizlik karşısında isyan ederken dün nihayet İçişleri Bakanı Dursun Oğuz aradı ve bilgi verdi...

“Başta Kaymakamlık ve ilgili birimlere talimat verdim...” diye...

Geç de olsa iyi haber!

...

Bir de tabi ki burada ikamet edenlerin olası bir tahliye kararı sonrası nerede barınacakları yönünde soru işaretleri var...

İnsan hayatını yakından ilgilendiren konularda vatandaşın tek güvencesi yine devlettir!

Devlet aynı zamanda sorunlara çare üreten, üretmek zorunda olandır...

Bakan Oğuz’a hassasiyetinden dolayı teşekkür ederiz ama kaplumbağa hızıyla değil de, daha hızlı çözümler üretmek için de sorumluluğu olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz...

...

Bu ayrıcalık niye!

Kentlerin en büyük sorunlarının başında oto parklarının yetersizliği geliyor...

Ve tabi ki trafik ihlalleri nedeniyle kesilen cezalar!

Belediye zabıtaları ellerinde ceza makbuzları ile kimseyi affetmiyor...

Tanıdık, dost ve ahbaplar ayrı tabi ki!

Sürücüler 10 dakikalığına da olsa çift sarı çizgilere park edince araç camlarında ceza makbuzlarını görünce haliyle isyan ediyorlar...

Hatta ‘park var da biz mi park etmedik’ diye sitem ederler!

Aşağıdaki fotoğraf Başbakanlık ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı karşısındaki kaldırımda çekilmiş...

Okuyucu da çok haklı olarak soruyor;

“Bu ayrıcalık niye” diye...

Doğrusu cevap veremedik!

Bu arada başka bir ayrıntı;

Bakanlıklarda çalışanlar da ayrı isyan ediyor;

Araçlarını nereye park edeceklerini soruyorlar...

Haksız olan neredeyse yok gibi!

...

Federasyon bilmecesi...

Türkiye’nin İletişim Başkanı Fahrettin Altun öyle bir açıklama yaptı ki bizdeki sol kesim isyan bayrağını açtı...

Altun dedi ki:

Kıbrıs Türkü artık federasyon istemiyor...

Çok iddialı bir açıklamadır bu!

Bu konuda her hangi bir kamuoyu çalışması yapıldı mı bilemiyoruz ama yapılmadıysa da mutlaka yapılmalıdır...

Bize gelince Altun gibi düşünmüyoruz!

Ülkemizdeki şartlar her geçen bozulmaya gidince aksine Kıbrıs Türkü çareyi önce bir çözüm sonra da AB üyeliği olarak görüyor...

AB’ye girince başımıza neler geleceğini bilemiyoruz ama hani denize düşen yılana sarılır diye çok anlamlı bir söz var ya!

Onu da hiç unutmamak gerekiyor...

Bu konuda referandumu olmazsa olmazımız olarak görüyoruz!

Halkın iradesini görmek herkese iyi gelecektir...

...

Gerçekten gidiyorlar mı?

Suriye’de Esed rejimi çöktükten sonra resmen şenlik yaşanıyor...

Suriyeliler artık ülkelerine gidiyorlarmış!

Hatta 7 bin civarında gitmişler bile...

Ama ortada da 5 Milyon Suriyeli’nin olduğu gerçeği var!

Bizim Berber Mahmut aslen Reyhaniye’li...

O da yakından takipten ediyor, bölgeden haberler alıyor!

Yorumu da şöyle oldu;

Gittikleri doğrudur ama şimdilik...

Önce oradaki menkullerine bakacaklar sonra yeni dağıtılacak olanlardan paylarını alacaklar, sonra da geri dönecekler!

Çünkü bir çoğu Türkiye’de yaşadıkları hayatı Suriye’de kesinlikle bulamazmış...

Beleş bir hayatı kim tercih etmez ki!