Engellilerin “sağlık kurulu” eziyeti bitmeli

Çok klasik olacak, ama doğrusu bu.

Devlet, kamu hizmetlerini, vatandaşın ayağına götürmeli.

Özellikle, dar gelirli, sosyal yardımla geçinen, asgari ücretle çalışan, yaşlı ve engelliler, sosyal devleti gerçek anlamda hissetmeli.

Yaşlı insanlar, engelliler, bu insanlar için kamu hizmetine ulaşmak, çok daha zor.

Çok daha zahmetli ve ciddi bir çaba gerektiriyor.

Ulaşım zor, ihtiyaçların giderilmesinde öncelik yok, öncelik sağlama bir sisteme bağlanmamış, her şey hizmet sağlayıcıların iyi niyetine bırakılmış.

Engelli ve yaşlılar için kamu hizmetleri, aya gitmeli, hem ulaşım hem de mevsim şartları düşünülerek, her türlü hizmet bizzat evlerinde sağlanmalı.

Bazı belediyeler bu konuda önemli bir sistem kurdu ve ciddi bir hizmet ağı oluşturdu.

Lefkoşa ve Gönyeli-Alayköy belediyelerini örnek olarak gösterebilirim.

Ev ev, kapı kapı adres ve ihtiyaç bilgileri ulaşım imkanları ve hizmeti için ciddi yatırımlar yapıldı, kaynak yaratıldı.

Olması gereken tabi ki bu.

Ancak, devlet çok daha fazla imkânı olmasına rağmen, koordinasyon ve hantallık sorunu nedeniyle bunu başaramıyor.

Önce kurumlarla başlayarak, en sonunda bir uyumlaştırma ile konu bütünselleştirilebilir.

Belli bir sağlık sorunu olan, engeli bulunan insanlar, zaman zaman sağlık kuruluna giriyor.

Tekrar muayeneler yapılıyor, hastalık veya engelin ortadan kalkıp kalmadığı kontrol ediliyor, belki hastalık ortadan kalkmış olabilir.

Ama engel, engellilik, ortadan kakması ne kadar mümkün?

Görme, duyma, yürüme, el, kol veya zihinsel, fiziksel engelli insanların, bu engellerinin ortadan kalkması mümkün değil.

Böylesi bir durumda, bu insanları, sağlık kuruluna sokmaya, hastaneye, o kalabalık, yoğun bölümlere getirtmeye, servis, servis, bina, bina dolaştırmaya saatlerce bekletmeye, bunu bir eziyete döndürmeye ne gerek var?

Asal şube askerlik çağı gelmiş ve engeli olan gençleri evlerinde ziyaret ediyor.

Askerlikle ilgili işlemlerini, onları sağa sola koşturtmadan, rahatsız ve rencide etmeden, evlerinde, yerinde yapılan uygulamalarla bitiriyor.

Olması gereken bu değil mi?

İzlem Gürçağ Altuğra, sağlık bakanlığından ayrılmadan önce, bir sohbetimizde, konuyla ilgilenmiş, böyle bir hizmeti verebilmenin detaylarını araştırmış ve en kısa zamanda hayata geçirmenin planlarını yapmıştı.

Umarım yeni sağlık bakanı Hakan Dinçyürek, konuya ilgi gösterir ve bu devrim niteliğindeki uygulamayı hayata geçirir.

Engelli, tüm günü yatakta veya tekerlekli sandalyede geçiren insanları, yaşlı ve gençleri bu zahmetten kurtarır.

Sağlık kuruluna girmek illaki şartsa ki kalıcı engellerde bunun istenmemesi gerek, bu insanlara, bu hizmet evlerinde verilmeli.

Bu mutlaka yapılmalı, yapılmaması için bir sebep yok.

Belediyelerle işbirliği yapılabilir, devletin sosyal hizmet kurumları var, ortaklaşa planlanabilir.

İnsana dokunmak, insan için olanı yapmak, bunların yerini hiçbir icraat tutmaz.