Külliyede kim oturacak?

CTP’nin başını çektiği bir külliye eylemi yapıldı. Bazı sivil toplum örgütleri de bu eyleme destek verdi. Aylar önce Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile bu külliye meselesini konuşmuştuk. Bana neden karşı çıkılıyor anlamıyorum belki de orada oturmak bana kısmet olmayacak. Külliye sonuçta bu devlete yapılacak bir bina bir hediye demişti. Açık konuşmak gerekirse ben karşı değilim. Zira KKTC devletinin düzgün bir cumhurbaşkanlığı binası yok ve Türkiye’nin böyle bir binayı yapıp bu devlete hediye etmesini son derece normal ve yerinde bir karar olarak görüyorum.

CTP’ye gelince, çıktığı her canlı yayında erken seçim diye Tufan Erhürman’ın gerçek hedefinin erken seçim değil Cumhurbaşkanlığı olduğunu hepimiz biliyoruz. Erhürman’ın CTP Genel Başkanlığında son üç senesi ve üç sene sonra cumhurbaşkanı adayı olacağını ve kazanma şansının da olduğunu da hepimiz biliyoruz. Daha bugünden kim kazanır bilemeyiz ama üç sene sonrasında bu yarışın Erhürman ile Tatar arasında geçeceğini şimdiden biliyoruz.

Peki gelin olaya bir de bu açıdan bakalım. Külliye yapıldı ve bitti gün geldi cumhurbaşkanlığı seçimleri de yapıldı ve bu seçimi Tufan Erhürman kazandı. Külliyeyi kullanmayacak mı? Bence kullanacak. Kullanmayacaksa ve bu külliye meselesine karşıysa şimdiden çıkıp bunu açıklasın ve kendini bağlasın. Ben cumhurbaşkanı seçilirsem bu külliyeyi kullanmayacağım desin örneğin.

Tufan hoca bunu der mi? Bence demez.

Erhan Arıklı, dün güzel bir şey söyledi, Türkiye’den gelen para haricinde her şeye karşı çıkılıyor dedi. Hakkaniyeti var. Türkiye’den gelen paraya her hükümet ihtiyaç duyuyor ve talep ediyor.

Örneğin CTP hükümeti döneminde Filiz Besim, Sağlık Bakanıydı ve Lefkoşa’ya yapılacak şehir hastanesine de karşı çıkmışlardı. Çok iyi hatırlıyorum. Vakti zamanında hastane yapılmasını da CTP reddetmişti.

Neden Türkiye’nin yapacağı her şeye karşı çıkılıyor bunu anlamak güç.

Tufan hoca diyor erken seçime gidelim. Yarın sabah erken seçim olsa ve CTP hükümete gelse. Türkiye’den gelecek maddi desteğe ihtiyaç duymayacak mı? Haa vakti zamanında Tufan hocanın başbakan olduğu dönemde Türkiye tek bir kuruş dahi göndermemişti ve hükümet çok zorlansa da kendi imkanlarıyla durumu idare etmişti. Tabii o dönem ile bugünü kıyaslamak neredeyse imkansız çünkü ne pandemi tokatını yemişti ülke ne de sterlin 20 liraydı, bu aşırı pahalılık da yoktu.

Muhalefet yapmak en güzel iştir ve CTP bunu layıkıyla yapıyor, son derece de başarılı yapıyor buna diyecek yok ama CTP hükümetlerini de gördük. Ellerinden geleni yaptılar ülkeyi yönetmek için ama iş kaynak sıkıntısına gelince birçok duvarı onlarında aşamadığını gördük. Tecrübe ettik. Yani demem o ki CTP yeni kurulan bir parti değil ki tecrübesini sınamamış olalım.

Bu külliye yapılacak ve belki de oturmak Tufan hocaya kısmet olacak. Bu nedenle bugün eleştirirken çok da bağlayıcı konuşmamak gerekiyor. Tufan hoca bugünden çıkıp ben seçilirsem kullanmayacağım diyebilir en azından. Bence dememelidir. Tufan hocayı ben dahil toplumun birçoğu ayrı bir yere koyar. CTP’den bağımsız da desteklenen bir siyasetçidir. Erhürman, CTP Genel Başkanı olmasına rağmen oyu CTP’den fazladır. Toplumun geniş bir kesiminin sempati duyduğu bir politikacıdır. Bu nedenle muhalefet olsun diye her şeyi ayrıştıran ve dışlayan olmamalı diye düşünüyorum.

MÜDAHALE VAR BU GERÇEK

Külliye müdahaleyle bağdaşlandırılıyor. Bence alakası yok. Külliye farklı bir konu ama müdahale var mı; evet müdahale var. Yanlış mı? Evet yanlış yapılıyor. Vakti zamanında dörtlü koalisyona da müdahale vardı. O dönem bu müdahaleler kabul edilmediği için Türkiye tek kuruş para göndermemişti. Bu bir tercihtir. Gerçi müdahaleyi kabul ettiğiniz de de kamyon kamyon para gelmiyor. Doğrusu elbette ki müdahaleyi kabul etmemektir. Ama gelin görün ki partilerin karakterleriyle alakalı bir durum.

Peki ya halk? Neden halk müdahaleye açık kapı bırakan ve muhalefetin deyimiyle talimatla iş yapan UBP’ye daha çok oy veriyor. Bu da reddettiğimiz önemli bir sorunun kendi içinde çelişmesi değil midir?

Sonuç olarak külliye yapılacak ve bugün o külliyeye karşı çıkanlar günü geldiğinde o külliyeyi çekinmeden kullanacak. Bu da işin gerçeği.

***************

GÜNÜN SÖZÜ

"Ama sen yine de gitme. Gidersen peşinden gelmem ama kalırsan bu masalın sonunu birlikte öğreniriz."

Cemal Süreya