Bunlar devletin de üstünde...
El-Sen Genel Başkanı Ahmet Tuğcu geçtiğimiz hafta bende konuktu. Elektriğin %13 zamlandığını söylediğimde kendisi bana “göreceksiniz ay sonu bir %13 daha zamlanacak çünkü başka çareleri yok” demişti. Haziran ayını bitirdik. Şimdilik bir elektrik zammı yok ama bu olmayacağı anlamına gelmiyor. Başkan Tuğcu elektriğin neden pahalı olduğunu uzun uzun anlattı ve konuyu Aksa’ya bağladı. İşin içerisinde bir de Rum tarafından hayli pahalıya alınan elektrik var. Malum Aksa eskiden faturaları Türk lirası üzerinden öderdi şimdi artık dolar üzerinden ödüyor. Yine hatırlayacaksınız KIB-TEK’in Aksa’ya olan elektrik borcu zorla Aksa yöneticileri tarafından KIB-TEK Yönetimi borçlandırılmış ve KIB-TEK çok ciddi bir borç yükünün altına girmişti.
Hayır etmeyeceğimiz aşikâr. Ay sonu hepimiz elektrik faturalarının kabarık geleceğini biliyorduk ve bekliyorduk ama Facebook’ta yapılan paylaşımlardan sonra anladık ki kantarın topuzu gerçekten kaçmış. Açık konuşmak gerekirse bana 2500 lira annemlere 3300 lira elektrik borcu geldi. Her ikimizde evde iki kişi yaşayan insanlarız. Bir de aile nüfusu dört beş olanları düşünün, bu rakamlar daha kabarık gelmiştir. Bu iş nerede duracak doğrusu bilmiyoruz. Elektrik gerçekten %13 mü zamlandı yoksa yapılan gizli bir zam mı var o da ayrı bir konu. Bu zam hiç de %13’lük bir zamma benzemiyor.
Bu paraları kimse ödeyemez, gerçekten ödeyemez. Gelin görün ki elektrik faturalarınızı ödemezseniz anında elektriğiniz kesilir ama ne kadar ilginçtir ki Emrullah Turanlı neredeyse 100 milyona dayanan elektrik borcunu ödemiyor ama elektriği de kesilmiyor. İnsanlar sivil toplum örgütleri muhalefet partileri bu duruma isyan ediyor ama kim dinler. Mesele şu gerek Aksa gerekse Emrullah Turanlı Ankara’dan torpilli iki kurum, bu nedenle Hükümet bu iki kurumun menfaatine olmayan bir şeyi yapamıyor.
Ne kadar basit aslında değil mi? Emrullah Turanlı elektrik borcunu ödemiyor ama elektriği kesilmiyor. Üstelik Tuğcu’nun ifadesine göre söz konusu borç son dört ay içerisinde oluşmuş bir borç ama kimse bu adamlara bir şey yapamıyor. Çünkü torpilleri sağlam. Anlıyor musunuz neden bu memleket bir yere gitmez ve gitmeyecek de. Bir ülkede evet ekonomi iyi olmalıdır evet suç oranları az olmalıdır evet eğitimi turizmi düzgün olmalıdır ama en önemlisi bir ülkede her şey ve herkes adil olmalıdır. Bizim memleketin sorunu şudur ki bizim ülkede adalet yok. Adalet fakire var, küçük esnafa var ama zengine adalet yok, adalet bu adamlara işlemiyor ve Emrullah Turanlı gibi Cemil Kazancı gibi insanlar kendilerini devletten üstün görebiliyorlar ve görüyorlar da. O nedenle hiç kimse boşuna uğraşmasın, bir ülkede adalet herkes için yoksa O ülke bir yere gidemez.
Temmuz ayına girdik. Bugün yarın hayat pahalılığı da açıklanacak, gerçekten çok merak ediyorum yüzde kaç çıkacak. Malum Mayıs ayı %3,5 çıktı. İnandık mı? Elbette ki inanmadık. Bakalım Haziran ayı hayat pahalılığı kaç çıkacak. Bu kadar pahalılıkla bu kadar zamlarla bir bakarsınız %5 çıkar. Artık işi dalgaya işi alaya vurdular. Hayat pahalılığı düşük çıkacak ki memur ve emekli maaşları az zamlansın, düşük çıkacak ki Asgari ücret az zamlansın, böyle olunca ne olacak peki; gerçek hayat pahalılığı maaşlara yansımayacağı için vatandaşın alım gücü ciddi anlamda düşecek ve vatandaş geçinemeyecek.
Durum vahimdir dostlarım, durum gerçekten vahimdir. Her şey pahalı ama hayat pahalılığı düşük, her şey ama her şey her ay durmadan zamlanıyor ama hayat pahalılığı düşük. Gel de geçin bakalım. Dingili koptu bu memleketin mok düzelir…
**************
Günün Sözü
“Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır... Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır…”
Sezai Karakoç
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Erdoğan Fidan04/07/24 09:44
1. Şu sendikaları ve yöneticileri boş verin Allah aşkına... Hepsi kuru gürültü ve hepsi kendi koltuk ve ceplerinin derdinde.. Başarılı olabilecekleri tek arena var o da "ARTİSTİK HAREKETLER ŞAMPİYONASI" olan yerler... 2. KKTC seçmeni de Türkiye seçmeni gibi aynı hükümetleri, aynı partileri, hatta aynı adamları milletvekili seçip farklı sonuç bekliyor. Zaman zaman siz de mevcut başbakanı başarılı buluyorsunuz ama kusura bakmayın hiç bir şey başardığı veya KKTC'nin gelişimine zerre katkısı olmayan, kuldan korkan bir siyasetçi bence. (tıpkı bugüne kadarkiler gibi).. Reisin emrinden sözünden çıkamayan bir başbakan, Emrullah Turanlı'ya ne yapabilir ki? 3. Partiler veya siyasetçiler işadamlarından/sermaye sahiplerinden rüşvet aldığı sürece adam kucağa da oturtur, borçta ödemez ve makam sahibi olan siyasetçilerde hiç bir şey yapamaz. 4. Bağımsız olduğunu söyleyen KKTC yargı mensupları ve Polis yöneticileri de aynı ha keza; "nerede o eski İngiliz yargı düzenini benimsemiş yargıç/savcılar" dedirtiyorlar. 5. Bunda da bence iyi bir eğitim sisteminin olmaması etkili. Aile, çevre ve okul insanlara artık bir şey katmıyor. Dolaysıyla yalnız diploma almayı, takdir-teşekkür almayı başarı kabul eden bir sistemde yetişen insanlardan ne beklenir ki? Sonuç olarak sizin de belirttiğiniz gibi "MOK düzelir bu ülke" !!