Kim denetleyecek bu marketleri?

Ne olacak esnaf ile marketlerin bu durumu?

Market kime denir?

Önce bunun açıklamasına bir bakalım...

Market, üretim ve son kullanım tarihi belirtilmiş, ambalajlı gıda ürünü satan yerdir...

Buna sebze ve meyve de eklenebilir, raf tanzim sistemi ile müşterilerine, birçok ürün ve marka sunan mekandır...

Evet...

Birçok internet sayfasından araştırmam sonucu, marketin açılımı yukarıda belirttiğim gibi çıkıyor...

Yani esas amacı, içinde birçok değişik markadan gıda ürününün bulunduğu, ama esas önemli nokta, paketlenmiş, ambalajlanmış ürünlerin...

Ve bu ürünlerin, üretim ve son kullanım tarihi ile, üretici firma hakkında da bilgilerin olduğu ürünlerin satıldığı yerdir...

Tabi ki temizlik malzemeleri de var bu mekanlarda, onlar da ambalajlı...

Ama gelin görün ki...

Bizim ülkemizde, marketlerin içlerinde, yukarıda bahsettiğim ürünler dışında da, ne ararsanız bulabiliyorsunuz...

Sıcak yemekten, pastaya, her türlü elektronik eşyadan, hazır giyim ürünlerine, mobilyadan, ayakkabıya kadar, ne ararsanız var bu marketlerde...

Eeee nasıl olacak bu iş?

Köşe başındaki Ahmet amca nasıl satacak ayakkabılarını?

Veya Ayşe, çok güzel bir pastane açmış, canını yemiş açana kadar bu pastaneyi, fakat marketlerin içindeki pastane reyonu sayesinde iş yapamıyor, çünkü marketin sabit maliyeti, işçilik maliyeti Ayşe’ninkinden çok daha az...

Nasıl rekabet edecek Ayşe, bu büyük marketler ile?

Umurunda mı ama birinin?

Kimin umrunda Ayşe?

Market patronları, onlar mutlu olsun, sorun çıkarmasınlar yeter...

Ayşe batmış mış...

Kimin umurunda?

Ya da yolun karşısındaki Kemal...

Gastronomi okumuş, dönmüş memlekete, iyi bir şef olmuş, gitmiş kredi almış, açmış güzel, kaliteli bir restoran...

Kemal’in 10 çalışanı var, kirası var, sabit maliyetleri yüksek, çalışması üretmesi gerek...

Tek yaptığı da yemek satmak, restoranının bir bölümünde temizlik malzemesi satmıyor ya da donmuş tavuk...

Bildiği işi yapıyor Kemal...

Her işi değil yani...

Ama Pandemi’den dolayı Kemal kapalı, Kemal’in ürün yelpazesi pakete de çok uygun değil...

Kemal düşünüyor, "ne de olsa Devletim var"...

"Anlar beni, Paket’den bişey kazanmadığımı anlar ve bana destek olur" diye düşünür...

Ama gerçekler başka...

Devlet sadece marketleri ve onların sahiplerini düşünüyor...

"Bunu geç ve acı bir şekilde anlar Kemal"...

Özellikle de, bu Pandemi döneminde...

Hele de Restoran, Cafe ve Pastenelerin kapalı olduğu bu dönemde...

Biraz da olsun adalet ve eştlik için...

Biraz olsun "Haksız Rekabeti" önlemek için...

Bu marketlerin yeme içme, pastane bölümleri kapalı olsa ne olurdu?

Zaten denetleyemediğinizden abuk subuk fiyatlar ile karşımıza çıkan...

Kârlarına kâr...

Sürekli fiyatlarına artıran bu marketler, biraz daha az kazansa ne olur?

Neredeyse, bankalardan sonra, kâr şampiyonu olan bu marketlere, bir dur diyebilseydi hükümetimiz...

İyi olmaz mıydı?

Ama nedere onlarda bu düşünce?

TC Ticaret Baklanlığı yeni bir düzenleme yapıyormuş ve küçük esnafın rekabet edebilmesi için ve sektörlerin ayrılmasını sağlmaka amaçlı, gıda ve zincir marketlerde bir dizi düzenlemeye gidiyormuş...

Yani esnafını, küçük girşimciyi düşünüyor devlet...

Devlet de böyle olunuyor işte...

Hamasi nutuklar atarak değil...

Veya Bankalarda para kalmadı diye açıklama yaparak da olmaz bu işler...

Bizim Ekonomi Bakanlığımız da bu düzenlemeleri yapacağına...

Bu fahiş fiyat uygulayan marketleri denetleyeceğine...

Bu haksız rekabeti engelleyeceğine...

Neler ile uğraşıyor?

Artık bıçak kemiğe dayandı...

Hükümet ya adil bir düzen kuracak...

Hem fiyat açısından, hem de haksız rekabet açısından, bu marketleri denetleyecek...

Ya da yeme içme sektörü de, mekanlarının bir bölümünü market, bir bölümünü de manav yapacak...

Bu mudur olması gereken?

Yoksa herkes bildiği işi, uzman olduğu işi mi yapması?

Artık herkes her işi yapmasın...

Artık bir standart olsun, herkes profesyonel olduğu işi yapsın...

Güçlü, güçsüzü ezemesin...