Şerife Gündüz: Doğa hak öznesi olmalı, ekokırım suç sayılmalı
UFÜ Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz, insan merkezli hukuk anlayışının çevresel krizler karşısında yetersiz kaldığını belirterek, doğanın bağımsız bir hak öznesi olarak tanınması ve ekokırımın uluslararası düzeyde suç kapsamına alınması gerektiğini vurguladı.
Uluslararası Final Üniversitesi (UFÜ) Çevre Araştırmaları Merkezi Müdürü Prof. Dr. Şerife Gündüz, yaptığı paylaşımda, doğanın hak sahipliği ve ekokırım kavramlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Gündüz, hukuk sistemlerinin tarihsel olarak hakların tanımlanması ve korunmasında insan merkezli bir yaklaşımı esas aldığını belirterek, insan onurunun korunması, yaşam hakkı, bedensel bütünlük ve özel hayatın dokunulmazlığı gibi temel hakların modern hukuk düzenlerinin temelini oluşturduğunu kaydetti. Ancak insanın varlığını sürdürebilmesinin doğayla kurduğu ilişkiye doğrudan bağlı olduğuna işaret eden Gündüz, hak kavramının yalnızca insana özgü bir çerçevede ele alınmasının, günümüzde yaşanan çevresel krizler karşısında yetersiz kaldığını ifade etti.
İnsanın doğadan bağımsız bir özne değil, ekosistemlerin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulayan Gündüz, mevcut hukuki düzenlemelerin büyük bölümünde dağların, ormanların, akarsuların ve diğer tüm canlıların insanın kullanımına sunulmuş kaynaklar olarak değerlendirildiğini belirtti. Bu yaklaşımın doğayı araçsallaştıran bir bakış açısını yansıttığını kaydeden Gündüz, iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik kaybı ve ekosistemlerin hızla tahrip olmasının, insan merkezli hukuk anlayışının sınırlarını açık biçimde ortaya koyduğunu dile getirdi.
Gündüz, günümüzde karşı karşıya kalınan çevresel tehditlerin önlenebilmesi için insanı doğanın üzerinde konumlandıran yaklaşımlar yerine, insanı doğanın bir parçası olarak kabul eden bütüncül bir perspektifin benimsenmesi gerektiğini belirtti. Bu çerçevede doğanın tüm unsurlarının — canlı ya da cansız — korunmasının yalnızca çevresel bir tercih değil, aynı zamanda etik ve hukuki bir zorunluluk olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Paylaşımında ekokırım kavramına da değinen Gündüz, bazı insan faaliyetlerinin doğa üzerinde geri dönüşü mümkün olmayan ve geniş ölçekli tahribatlara yol açabildiğini ifade etti. Bu tür zararların yalnızca mevcut ekosistemleri değil, gelecek kuşakların sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını da doğrudan tehdit ettiğini belirten Gündüz, çevreye yönelik ağır ve sistematik zararların suç olarak tanımlanmasının önemli bir hukuki tartışma başlığı olduğuna dikkat çekti.
Gündüz, ekokırımın; hukuka aykırı ya da keyfi nitelikteki bir eylemin, çevrede ağır, yaygın veya uzun vadeli zararlara yol açması ve failin bu sonuçları öngörerek hareket etmesi durumunda gündeme geldiğini belirterek, bu yaklaşımın çevreye verilen ciddi zararların idari ihlal ya da tazminat konusu olmaktan çıkarılarak, insanlık açısından ağır bir suç olarak değerlendirilmesini amaçladığını vurguladı.
Ekokırımın suç olarak tanınmasının, hak anlayışında köklü bir dönüşüm anlamına geldiğini ifade eden Gündüz, böyle bir düzenlemenin hukukun yalnızca insan merkezli bir yapı olmaktan çıkarak, doğayı da bağımsız bir hak öznesi olarak kabul eden bir çerçeveye evrilmesini sağlayacağını kaydetti. Gündüz, uluslararası düzeyde ekokırımın suç kapsamına alınmasının, doğaya ağır zarar veren kişi ve kurumların cezasız kalmasının önüne geçilmesine ve çevresel adaletin güçlendirilmesine önemli katkılar sunacağını da belirtti.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.