Sıla Usar İncirli: Kitaplarda toplumsal cinsiyet eşitliğini “ayaklar altına alan” ifadeler kullanılması kabul edilemez

CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli meclis kürsüsünden yaptığı konuşmasında, kullanılması gereken ifadenin engelli değil özel gereksinimli birey olduğuna işaret ederek, bu bireylere yapılan haksızlığın bu tasarıyla telafi edildiğini söyledi.

İncirli, özel gereksinimli insanları güçlendirmek için kapsamlı yasalara ihtiyaç olduğunu belirtti.

Ülkede eğitim krizi yaşandığını, okulların açılmasının gecikeceğini, 18 Eylül’de açılacağının açıklandığını söyleyen İncirli, pandemi kaynaklı eğitim eksikliklerinin giderilmesi gerekirken okul açılmasının geciktirildiğini belirtti.

İncirli, ülkede yaşanan krizin ülkeye zarar vermesi riski bulunduğunu söyledi.

Yaşanan depremden sonra okullarda yapılması gereken işlemler olduğunu dile getiren İncirli, çok önceden yapılması gereken işlerin geciktirildiğini, bakanlığın elini çabuk tutması gerektiğini kaydetti.

CTP’nin tam gün eğitimi desteklediğini ancak altyapının tamamlanması gerektiğini söyleyen İncirli, eğitim kayıplarının nasıl giderileceğini, yoksullukla nasıl baş edileceğini, depremlere karşı güçlendirme konusuyla ilgili neler yapıldığını, tam gün eğitim için hangi hazırlıkların yapıldığını sordu.

Türkçe konuşamayan öğrenciler konusuna değinen İncirli, bu konunun sınıflarda sorun yarattığını  söyledi.

İncirli, bazı ders kitapları ve yeni kitaplara değinerek, ilkokul kitaplarında yapılan değişikliklerde “toplumu rahatsız eden içeriklere” yer verildiğini söyleyerek, hayat bilgisi ve Türkçe kitaplarındaki bazı görsellerin, sembol ve örnek olarak kitaplara basılmasının “çağdaş eğitimde kabul edilecek bir şey olmadığını” belirtti.

Kitaplarda toplumsal cinsiyet eşitliğini “ayaklar altına alan” ifadeler ve görseller kullanılmasının “kabul edilemez” olduğunu söyleyen İncirli, kitapta ülkelerden verilen örneklerde neden Batılı ülkelere yer verilmezken, Filistin, Afganistan gibi ülkelerden “toplum yapısına uymayan örnekler verildiğini” sordu.

İncirli, ders kitaplarında muhafazakar ifadeler bulunduğunu söyleyerek, örnekler verdi.

Bu kitapların öğretmenler ve öğrencilere verilmemesi gerektiğini söyleyen İncirli, Bakanlığa kitapları okullara göndermeme çağrısında bulundu.