Can Azer: Bir çocuğun ebeveyninden dolayı vatandaşlık hakkı kazanamaması insani değil, keyfidir

Kimliksizler Derneği Başkanı Can Azer, anayasal olarak vatandaşlık hakkı olan çocukların ebeveyn nedeniyle haklarının engellenmesinin insani değil, keyfi bir uygulama olduğuna dikkat çekti. Azer, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yarın çıkıp “Artık Kıbrıslı Türklere de kimlik vermiyoruz” diyebileceğinin, çünkü uygulamaların keyfi olduğunun altını çizdi.

Kimliksizler Derneği, çeşitli nedenlerle Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığına başvuramayan kişilere destek olmak amacıyla dün Güney Lefkoşa’da toplu başvuru eylemi gerçekleştirdi.
Dernek Başkanı Can Azer, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Canan Onurer’in hazırlayıp sunduğu Sabahın Haberleri programında yaptığı açıklamada, İçişleri Bakanlığı’na gitme nedenlerinin çok açık olduğunu söyledi. “Sosyal medyada yapılan karalamaları okuduk” diyen Azer, Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı için İçişleri Bakanlığı’na başvuru yapıldığını belirterek, “Burada talep edilen, sadece mevcut prosedürün yerine getirilmesidir. Muhatabımız İçişleri Bakanlığı’dır ve bu nedenle oraya gittik” ifadelerini kullandı.
"BİR ÇOCUĞUN EBEVEYNİNDEN DOLAYI VATANDAŞLIK HAKKI KAZANAMAMASI, İNSANİ DEĞİLDİR"
Hukuki ve insani açıdan insanların yaşam biçimlerine kimsenin – bırakın devleti – herhangi bir bireyin bile müdahale etmeye hakkı olmadığını vurgulayan Azer, bazı kesimlerin etnik seçicilik yapmaya çalıştığını savundu. Azer, “Bir çocuğun, yabancı ebeveyne sahip olması ya da Ercan’dan giriş yapmış olması bir kabahat değildir” dedi.
Devletin evlilikle vatandaşlık edinimini başka bir rejime bağlayabileceğini ifade eden Azer, “Ancak çocuklar söz konusu olduğunda, bir çocuğun annesinden ya da babasından dolayı vatandaşlık hakkı kazanamaması, insani değildir” diye konuştu.
"RANDEVU ALAN İNSANLARIN BİLE BELGELERİ YÜZLERİNE ATILIYOR, İNSANLARIN BAŞVURULARI DAHİ ALINMIYOR"
Karma evliliklerden doğan çocuklara vatandaşlık verilmemesiyle ilgili Eda Akkor’un açtığı davanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşınacağını söyleyen Azer, “Ancak AİHM’de bir davanın sonuçlanması 4–5 yılı bulabiliyor. Peki biz bu süreçte mücadele etmeyelim mi? İnsanlar mağdur olmaya devam mı etsin? Sırf bir kişi Türkiyeli biriyle evlenmiş diye çocuklarını düşman mı ilan edeceğiz?” dedi.
Bazı Kıbrıslı Türklerden çok ağır ve incitici sözler duyduklarını dile getiren Azer, bunun insani açıdan kabul edilemez olduğunu söyledi. Kıbrıslı Türklerin vatandaşlık başvurusu sırasında bazen içeri dahi alınmadığını belirten Azer, “Biz bu nedenle eylem yaptık. Randevu alan insanların bile belgeleri yüzlerine atılıyor” dedi. “İnsanların başvuruları dahi alınmıyor” diyen Azer, başvurunun alınmasının ve olumlu ya da olumsuz geri dönüş yapılmasının gerektiğini vurguladı.
Karma evliliklerden doğan çocukların başvurularının kabul edilmediğine dikkat çeken Azer, bu nedenle “vatandaşlık başvurusu günü” düzenlediklerini ifade etti. Bu girişimi telefonla İçişleri Bakanlığı’na da bildirdiklerini aktaran Azer, “Bize, ‘randevu sistemine geçildi’ cevabı verildi. Biz de daha önce bildirim yaptığımızı söyledik. Ancak dün gittiğimizde randevumuzun olmadığını, mail almadıklarını söylediler. Başvuru yapmak istediğimizi belirtmemize rağmen talebimizi kabul etmediler. Biz de eylemimizi gerçekleştirdik” dedi.
"'KIBRIS CUMHURİYETİ' GEÇMİŞTE YABANCILARA PARA KARŞILIĞI PASAPORT SATARKEN, BUGÜN KIBRISLININ ÇOCUĞUNA KİMLİK VERMİYOR"
Bir Kıbrıslının çocuğuna Kıbrıs vatandaşlığı verilmediğini hatırlatan Azer, buna karşın Kıbrıs Cumhuriyeti’nin geçmişte yabancılara para karşılığı pasaport sattığını ifade etti. “Ama bugün Kıbrıslının çocuğuna kimlik verilmiyor” diye konuştu.
Avrupa Birliği’ne ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Azer, vatandaşlığın serbest dolaşım hakkı sağladığını belirterek, “Bu hakkı talep eden ve elde eden kişi de elbette bu haktan yararlanacaktır. Çocuklar neyi hak ediyorsa onu almalı. Irkçı bir bakış açısı kabul edilemez” dedi. Sürecin neredeyse “arı ırk” anlayışına dönüştüğünü söyledi.
"ANAYASA ÇOCUKLARA BU HAKKI TANIRKEN, KEYFİ UYGULAMALARINI SÜRDÜREN 'KIBRIS CUMHURİYETİ', YARIN ÇIKIP 'ARTIK KIBRISLI TÜRKLERE DE KİMLİK VERMİYORUZ' DİYEBİLİR
Anayasa’nın çocuklara bu hakkı tanıdığını ifade eden Azer, cebinde Kıbrıs Cumhuriyeti kimliği taşıyanların da haklarını savunduklarını belirtti. “Yarın çıkıp ‘Artık Kıbrıslı Türklere de kimlik vermiyoruz’ diyebilirler çünkü uygulamalar keyfî. İnsanlar bunu çok iyi anlamalı” dedi.
Çocukları “proje” olarak tanımlayanların olduğunu belirten Azer, Avrupa’nın bu konuya sessiz kaldığını düşündüğünü söyledi. Avrupa kurumlarına ulaşmaya çalıştıklarını ifade eden Azer, “Ancak ayrımcılık yasağına uymuyorlar. Biz, Kıbrıs Cumhuriyeti kadar Avrupa Birliği’ni de bu durumdan sorumlu tutuyoruz” dedi.
Son olarak “Bizim derdimiz çocukların hakkını aramak” diyen Azer, kimseyle mağduriyet yarışı içinde olmadıklarını söyledi. “Sadece kendi mücadelemizi veriyoruz. Bize destek olan herkese teşekkür ederiz” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.