İÇ HABERLER
okuma süresi: 5 dak.

Toros: Diplomatik adımlar atılmazsa, dolaşım ve ticari faaliyetlerde ciddi tehditler oluşacak!

Toros: Diplomatik adımlar atılmazsa, dolaşım ve ticari faaliyetlerde ciddi tehditler oluşacak!

CTP Milletvekili Fikri Toros, Güney Kıbrıs’ın 2026’da Schengen Bölgesi’ne katılım sürecinde Kıbrıslı Türklerin devre dışı bırakılması halinde ciddi sonuçlar doğabileceğini söyledi. Toros, insan ve ticaret dolaşımını etkileyebilecek komplikasyonların önüne geçmek için Tatar’ın gecikmeden diplomatik temaslara başlaması gerektiğini vurguladı.

Yayın Tarihi: 21/05/25 10:30
okuma süresi: 5 dak.
Toros: Diplomatik adımlar atılmazsa, dolaşım ve ticari faaliyetlerde ciddi tehditler oluşacak!

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis, geçtiğimiz haftalarda Güney Kıbrıs'ın 2026 yılında Schengen Bölgesi’ne katılacağını açıkladı. Hristodulidis, 2025 yılı sonuna kadar tüm teknik prosedürlerin tamamlanması için yoğun çaba harcandığını belirtti.

Güney Kıbrıs'ın Schengen Bölgesi’ne katılımının Kıbrıslı Türkleri nasıl etkileyeceği konusunda kamuoyunda soru işaretleri oluşurken, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Milletvekili Fikri Toros, yaşanan son gelişmeleri Kıbrıs Postası’na özel olarak değerlendirdi.

İlk olarak Kıbrıs’ın mevcut durumuna değinen Toros, Güney Kıbrıs ve İrlanda hariç tüm Avrupa ülkelerinin Schengen Bölgesi’ne dahil olduğunu, bu uygulamanın temel motivasyonunun düzensiz göçün önüne geçerek bir güvenlik mekanizması oluşturmak olduğunu ve üye ülkeler arasında ticaret ile serbest dolaşım açısından önemli avantajlar sağladığını ifade etti.

Ancak Kıbrıs söz konusu olduğunda durumun farklı olduğunu belirten Toros, adanın bölünmüş yapısından ötürü sıra dışı koşullara sahip olduğunu vurguladı. Kıbrıs’ın AB üyeliğinden bu yana Ada genelinde dolaşım ve ticaret Yeşil Hat Tüzüğü tahtında gerçekleştiğini hatırlattı”

"EN ERKEN ZAMANDA TATAR DİPLOMATİK TEMASLARDA BULUNMAZ İSE, SCHENGEN ÜYELİĞİ KIBRISLI TÜRKLER'İN ALEYHİNDE OLACAKTIR"

Yeşil Hat Tüzüğü’nün bir Avrupa Birliği tüzüğü olduğunun altını çizen Toros, Schengen uygulamasına geçilmesiyle birlikte mevcut uygulamalarda değişiklik olabileceğini ve bu değişimin Kıbrıslı Türklerin sürecin aktif bir parçası olarak gerçekleştirilmesi gerektiğini söyledi. Aksi halde ortaya çıkabilecek komplikasyonların, Kıbrıslı Türklerin dahil edilmediği bir senaryoda toplumun aleyhine sonuçlar doğurabileceğini vurguladı.

Toros, Güney Kıbrıs'ın Schengen üyeliği sırasında Yeşil Hat Tüzüğü’ne derogasyon (istisna) getirilmesi gerektiğini de belirtti. Aksi halde, Schengen kurallarının Yeşil Hat üzerindeki uygulamaların önüne geçerek ‘sert sınır’ (hard border) oluşturabileceğini ve bu durumun insan dolaşımına dair ciddi sorunlara yol açabileceğini ifade etti.

"DİPLOMATİK ADIM ATILMAZ İSE DOLAŞIM VE TİCARİ FAALİYETLER DE CİDDİ TEHDİTLER OLUŞABİLİR"

Güney Kıbrıs’ın Schengen üyeliğiyle ilgili olası tehditleri madde madde sıralayan Toros, ilk olarak, derogasyon gerçekleşmez ve Yeşil Hat Tüzüğü kapsamındaki mevcut uygulamaların önüne geçilirse, insan ve motorlu araç dolaşımında ciddi sıkıntıların yaşanabileceğini söyledi.

Bu noktada Ersin Tatar’ın vakit kaybetmeden diplomatik girişimlerde bulunması gerektiğini vurgulayan Toros, şimdiye dek herhangi bir girişimin yapılmadığını da belirtti.

Toros, dolaşım alanında oluşabilecek bu tehditlerin, gerekli diplomatik temasların zamanında yapılmaması durumunda, özellikle 'Kıbrıs Cumhuriyeti' vatandaşlığı taşımayan KKTC vatandaşları için ek bedeller ve ek vize koşulları gibi zorluklar yaratabileceğine dikkat çekti.

"MEVCUT HALİYLE YEŞİL HAT TÜZÜĞÜ, TİCARETE İLİŞKİN ÖZEL BİR DÜZENLEME İÇERMİYOR, BU KONU HAKKINDA DA ÖZEL DÜZENLEMELER ACİLEN GÜNDEME GETİRİLMELİ"

İkinci önemli tehdidin ise Schengen üyeliğinin getirdiği ticari koşullar olduğunu belirten Toros, mevcut haliyle Yeşil Hat Tüzüğü’nün ticarete ilişkin özel bir düzenleme içermediğini, bu nedenle Yeşil Hat’ta ticari faaliyetleri de kapsayacak yeni düzenlemelerin gündeme gelmesi gerektiğini ifade etti.

Aksi halde ticari alanda da komplikasyonların yaşanabileceğini kaydeden Toros, dolaşımda olduğu gibi bu alanda da diplomatik temasların ivedilikle gerçekleşmesi gerektiğini, Kıbrıslı Türklerin sürecin dışında kalması durumunda ticarette de ek bedeller ve Schengen kaynaklı sorunların kaçınılmaz olacağını söyledi.

Son olarak, yaptığı tüm bu değerlendirmelerin Ersin Tatar için bir uyarı niteliği taşıdığını ifade eden Toros, Kıbrıslı Türklerin bu değişimin bir parçası olması için en kısa sürede diplomatik adımlar atılması gerektiğini vurguladı. Ancak mevcut durumda Tatar’ın herhangi bir girişimi olmadığını, bu sürecin önemli bir parçası olan Avrupa Komisyonu'yla da herhangi bir temasta da bulunmadığını hatırlattı.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Levent Kutay
Levent KUTAY'dan
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.