İÇ HABERLER
okuma süresi: 4 dak.

Derviş Eroğlu'ndan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı mesajı

Derviş Eroğlu'ndan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı mesajı

Üçüncü Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla mesaj yayımladı.

Yayın Tarihi: 19/07/25 10:37
okuma süresi: 4 dak.
Derviş Eroğlu'ndan 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı mesajı
A- A A+

Üçüncü Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımlayarak, “Kıbrıs Türk halkı risk alamaz, özgürlüğünü, güvenliğini ne istedikleri net olan Rum-Yunan ikilisi ve Avrupa’nın insafına bırakamaz” ifadelerini kullandı.

Halkın Barış ve Özgürlük Bayramı’nı kutlayan Eroğlu, mesajında şunları kaydetti:

“20 Temmuz 1974 Barış Harekatı Kıbrıs Türkü için kendi vatanlarında, topraklarında, Devletleri’nde güvenlik içinde özgürce yaşamak ve geleceğe güvenle bakmak demektir. Rumların 1800’lü yılların başında adada hakimiyet kurmak amacıyla başlattığı ve fasılalarla sürdürdüğü Kıbrıs Türkü'nü yok etmeye yönelik planlı saldırıları 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı ile son bulmuştur.

Barış Harekatı sonrasında ulaşılan ve 51 yıldır devam eden huzur ve güven ortamında çözümü en fazla arzulayan, bunun için çaba gösteren taraf Kıbrıs Türk halkı olmuştur. Ancak, Rum tarafı, Türk tarafının çözüm çabalarına hiçbir zaman olumlu yanıt vermemiş adanın yönetimini ve zenginliklerini bizimle paylaşmak istememiştir. Bunun başlıca nedeni ise Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin işine geldiği için hala Kıbrıs Rum tarafına Kıbrıs Türk Halkı’nın haklarını gasp etmesi için izin vermesidir.

Kıbrıs’taki gerçekler ortadadır. Ada’da barışın sürmesinin yegane nedeni Türkiye’nin adadaki etkin askeri varlığı ve tek yanlı müdahale hakkıdır. Ada’da iki ayrı coğrafi sınır içinde yan yana yaşayan iki ayrı halk, iki ayrı devlet vardır. Bir anlaşma yapılacaksa bu gerçeklerden hareket edilmelidir.

Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini sıfırlamayı düşünen, Kıbrıs Türkü’nden Güzelyurt’un içinde yer alacağı pek çok büyük yerleşim birimi dahil önemli toprak tavizleri koparma peşinde olan, kurulmasını istediği mülkiyet rejimi ile sosyo- ekonomik yaşantımızı darmadağın etmeyi planlayan, hala bize ambargo uygulayan, cep telefonlarının her iki kesimde çalışmasını bile engelleyen Rum tarafı ile bir anlaşma yapmak mümkün değildir. Bu da iki Devlet’in işbirliği yapacağı bir anlaşma yapmak demektir.

Kıbrıs Türk halkı risk alamaz, özgürlüğünü, güvenliğini ne istedikleri net olan Rum-Yunan ikilisi ve Avrupa’nın insafına bırakamaz. Bu riski almaya kalkışanlar büyük hata yapar. Yapılması gereken devletimize sahip çıkmak en büyük gücümüzün egemenliğimiz, özgürlüğümüz, güvenliğimiz anlamına gelen Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni yüceltmek, halkımızın refah seviyesini artırmaktır.

Bu duygu ve düşüncelerle 20 Temmuz 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nın 51’nci yıl dönümünü, halkımızın Barış ve Özgürlük Bayramı’nı kutlar, Kıbrıs Türkü'nü canları ve kanları pahasına özgürlüğüne kavuşturan ve bugünlere gelmesine imkan sağlayan aziz şehitlerimizi saygıyla anar, kahraman gazilerimize şükranlarımı sunarım.”

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Levent Kutay
Levent KUTAY'dan
#gozdenkacmadi

En güncel gelişmelerden hemen haberdar olmak için

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.