Toros: Erhürman’la birlikte çalışmayı, birlikte ektiğimiz tohumların hasadını birlikte yapabilmeyi arzu ediyorum

CTP Milletvekili Fikri Toros, Kıbrıs Postası TV’de yayınlanan ve Ulaş Barış’ın hazırlayıp sunduğu “Gündem” isimli programa konuk oldu.

Son 7,5 yıldır CTP MYK üyesi ve Dış İlişkiler Sekreteri olarak görev yaptığını hatırlatan Fikri Toros, dış politika temaslarını yürüten ve uluslararası faaliyetleri sağlayan biri olarak özellikle son iki yılda Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman ile Kıbrıs barış sürecindeki çıkmazın aşılmasına yönelik herkesin kıymetli bulduğu dört maddelik bir metot geliştirdiklerini söyledi.

Toros, “Sorunun çözümü önündeki engellerin, güven artırıcı önlemlerin ve AB’nin sürece dahil olma rolünün değerlendirildiği bu süreçte, Erhürman’la adeta bir elmanın iki yarısı olduk” dedi.

“Dolayısıyla herkesin beni Erhürman’ın yanında görmesi şaşırtıcı değildir” diyen Toros, Cumhurbaşkanı’nın kendi ekibini özgürce atamakta yetkili olduğunu, takdirin tamamen Erhürman’a ait olduğunu belirtti.

“ERHÜRMAN’LA BİRLİKTE ÇALIŞMAYI, BİRLİKTE EKTİĞİMİZ TOHUMLARIN HASADINI DA BİRLİKTE YAPABİLMEYİ ARZU EDİYORUM”

Toros, “Sayın Erhürman şimdilik sadece idari kadrosunu atamıştır, diğer siyasi görevlendirmeler için henüz bir adım atmamıştır. Ben bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Erhürman’la birlikte çalışmayı, birlikte ektiğimiz tohumların hasadını da birlikte yapabilmeyi arzu ederim. Yararlı olabileceğimi düşündüğüm bir alandır. Hiçbir görevden kaçmam, bu görevi üstlenmekten gurur duyarım” ifadelerini kullandı.

“HALK DEĞİŞİM YÖNÜNDE İRADESİNİ KULLANDI”

Toros, halkın değişim yönünde iradesini kullandığını belirterek, “Bize kulak verdi. Siyasi görüşünden bağımsız olarak ülkenin geleceği doğrultusunda karar verdi. Tebrik edilmesi gereken halktır. Biz de adayımızla birlikte bu güvene layık olmaya çalışıyoruz. CTP olarak büyük bir gurur yaşıyoruz. Bu değişim, dünyadan tecrit edilmişlik değil, bütünleşme yönünde bir değişimdir. İrade budur. Bu değişim sadece cumhurbaşkanlığına değil, yönetimin tüm kademelerine yansıyacaktır” dedi.

Seçim sürecinde halkın her kesimiyle birlikte olduklarını kaydeden Toros, “Alışılmış düzenin ve çaresizliğin artık tahammül edilemez bir noktaya geldiği görülmüştür. Toplumu layık olduğu yere götürmeyecek bir yönetim anlayışının sürdürülemeyeceği idrak edilmiştir. Bizim görevimiz, bu iradeyi tatmin edecek çözümler üretmektir. Yeni süreç budur” ifadelerini kullandı.

“MECLİSTE NİSAP SAĞLAMA SORUMLULUĞU HÜKÜMETİNDİR”

Toros, Meclis’te yaşanan gerginliklere de değinerek, “Mecliste nisap sağlama sorumluluğu hükümetindir, bunu herkes bilir. Bazı durumlarda oy birliği olur, görev seyahatleri olabilir; ancak genel kural değişmez: Meclisin açılması için nisabı sağlamak hükümetin görevidir” dedi.

Toros, “Hükümet, 19 Ekim seçimlerinden sonra iktidarı kaybetmiştir, şu anda uzatmaları oynamaktadır. Hükümetin büyük partisi UBP içinde giderek artan bir muhalefet vardır ve bu durum gerginliği artırmaktadır. Bu gerginlik, erken seçim baskısı yaratmaktadır” ifadelerini kullandı.

“ERKEN SEÇİM ELZEMDİR”

CTP Milletvekili Fikri Toros, Erkut Şahali’nin çok somut bir öneride bulunarak çağrı yaptığını da hatırlattı:

“Gelecek hafta bütçe görüşmeleri başlayacak; ancak ne olacağı belirsizdir. 11 Kasım’dan 28 Kasım’a kadar sürmesi planlanan görüşmelerin akıbeti meçhuldür. Pazartesi günü Meclis’in toplanıp toplanamayacağı bile belli değildir. Bu durum, hükümetin fiilen yok hükmünde olduğunun en açık göstergesidir. Başbakanın bu konuyu ertelememesi ve erken seçim konusunda bir uzlaşıya varması gerekmektedir. Erken seçim elzemdir. Erken seçim ötelenmeye devam ettikçe, ülkede istikrarlı bir hükümetten söz etmek mümkün olmayacaktır.”

Toros, CTP olarak erken seçim tarihine ilişkin önerilerini, bütçenin aksamaması ve yarım kalmış işlerin tamamlanması amacıyla sunduklarını belirterek, “Üstel, ‘Erken seçim kararını sadece ben veririm’ diyor. Böyle bir şey yoktur. Halkın iradesine sırt mı çeviriyorsun? Biz seçilmişler, halk iradesini uygulamakla yükümlü hizmetkârlarız” dedi.

“30 KASIM’DA KURULTAYA GİDİYORUZ”

CTP’nin 30 Kasım’da kurultaya gideceğini ifade eden Toros, “Başkanlık için adaylık başvuruları 7 Kasım’a kadar devam edecek. Şu ana kadar iki arkadaşımız başvurusunu yaptı. 30 Kasım’da kurultay gerçekleşecek ve yeni genel başkan seçilecektir” açıklamasında bulundu.

Cumhurbaşkanı Tufan Erhürman’ın seçilmesinin ardından Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisini arayarak tebrik ettiğini anımsatan Toros, “Erdoğan, Kıbrıs Türk halkının iradesine saygılı olduğunu ifade ederek ‘En yakın zamanda sizi Ankara’da ağırlayacağım’ dedi” dedi.

Toros, Erhürman’ın seçilmesinin hemen sonrasında Erdoğan’ın bir Körfez ülkeleri ziyareti olduğunu, haftanın büyük kısmında yurtdışında bulunduğunu belirterek, “İngiltere Başbakanı’nı ağırladı, ardından Almanya Başbakanı’nı kabul etti. Gerek Orta Doğu’da gerek AB ile yürütülen ikili ilişkiler, Ankara’nın programını yoğunlaştırdı” ifadelerini kullandı.

“GELENEK İKİ TARAF İÇİN DE SAYGIYLA SÜRDÜRÜLECEKTİR”

“Randevunun gerçekleşmesi için istişareler yapılmıştır, ancak henüz tarih bilgim dahilinde değildir. Ben Cumhurbaşkanlığı’nda değilim; orada olup bitenleri her an takip edemem. Hükümete de birkaç kez randevu verilmiş, ancak iptal edilmiştir. Buna şu aşamada özel bir anlam yüklemiyorum. Bu gelenek iki tarafça da saygıyla sürdürülecektir, bundan şüphem yoktur” dedi.

Toros, Cumhurbaşkanı Erhürman’ın hem propaganda sürecinde hem de seçimi kazandıktan sonra “Kıbrıs barış sürecinde Türkiye ile istişare içinde yürüteceğim” dediğini hatırlatarak, “Cumhurbaşkanı olması bu yaklaşımda bir istisna yaratmamıştır. Ankara ile yapacağı istişareyi her şeyin önüne koyan bir pozisyondadır. Ancak diğer tüm devlet işlerini buna endekslemek doğru bir intiba yaratmaz, aksine Rum liderliğinin işine yarar” şeklinde konuştu.

 “RUM LİDERLİĞİYLE DE DİYALOG BAŞLATILMALIDIR”

Doğu Akdeniz’de genel olarak, özelde ise bu coğrafyada gergin, belirsiz ve değişken bir ortam olduğunu vurgulayan Toros, “Bölge çalkantı içindedir ve Kıbrıs bu belirsizliklerin merkezindedir. Bu gerginlik, Doğu Akdeniz’in jeopolitiğini güvenlik ve enerji ekseninde yeniden şekillendirecektir” dedi.

“Cumhurbaşkanı Erhürman elbette Türkiye’de en üst düzeyde istişarelerde bulunacaktır. Ancak beklerken unutulmamalıdır ki, Rum liderliğiyle de diyalog başlatılması gerekmektedir” ifadelerini kullandı.