İsrail'in Lübnan'a çarşamba günü düzenlediği saldırılarda ölü sayısı 72'ye yükseldi

Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, İsrail'in Güney vilayetindeki köy ve beldeleri hedef alan hava saldırılarında 18 kişinin yaşamını yitirdiği, 183 kişinin de yaralandığı belirtildi.

İsrail sınırına uzanan Nebatiye vilayetine bağlı köy ve beldelere yönelik bombardımanın da gün boyu devam ettiği aktarılan açıklamada, Nebatiye’deki saldırılarda 20 kişinin öldüğü, 88 kişinin de yaralandığı ifade edildi.

İsrail ordusunun doğu bölgesindeki Baalbek el-Hurmul bölgesine yönelik hava saldırılarının gün boyu sürdüğü vurgulanan açıklamada, söz konusu saldırılarda 12 kişinin hayatını kaybettiği, 73 kişinin yaralandığı belirtildi.

Başkent Beyrut’un kuzeyi ve Cebeli Lübnan bölgelerindeki beldeleri hedef alan İsrail saldırılarında da 22 kişinin öldüğü, 48 kişinin yaralandığı kaydedildi.

Lübnan Sağlık Bakanı Firas el-Ebyad, düzenlediği basın toplantısında, gün içinde 51 kişinin yaşamını yitirdiğini, 223 kişinin yaralandığını bildirmişti.

Lübnan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, İsrail’in 23 Eylül Pazartesi gününden bu yana ülkeye yönelik artan hava saldırılarında 650 kişi öldü.

Lübnan resmi ajansı NNA'nın haberinde, İsrail savaş uçaklarının, Baalbek el-Hurmul Valiliği'nin Baalbek ilçesine bağlı Yunin kasabasına hava saldırısı düzenlediği belirtildi.

Haberde, hava saldırısında ölen veya yaralananların olup olmadığına ilişkin bilgi verilmedi.

Lübnan yerel medyasında yer alan haberlerde ise saldırıda Yunin kasabasındaki bir yol üzerinde bulunan bir evin hedef alındığı ve evin yıkıldığı belirtildi.

Lübnan Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada ise Yunin kasabasına düzenlenen saldırıda ilk belirlemelere göre 9 kişinin öldüğü, 11 kişinin de yaralandığı belirtilirken, yaralıların sağlık durumuna ilişkin bilgi vermedi.

Açıklamada, enkaz kaldırma çalışmalarının devam ettiği, ölü ve yaralı sayısının artabileceği kaydedildi.

BM Güvenlik Konseyi'nde, "Orta Doğu'daki Durum" başlığıyla düzenlenen oturumda konuşan Lübnan Başbakanı Necib Mikati, Lübnan'da yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesine neden olan İsrail'in saldırılarını değerlendirdi.

Başbakanı Mikati, "Saldırgan, yalnızca savaşçıları ve silahları hedef aldıklarını iddia ediyor. Ancak size temin ederim ki Lübnan hastaneleri, düzinelerce kadın ve çocuk dahil sivil yaralılarla dolu." diye konuştu.

Lübnan'da yaşananları, "benzeri görülmemiş" gelişmeler olarak adlandıran Mikati, İsrail'in, Lübnan halkına karşı uyguladığı insan hakları ihlallerine dikkati çekti.

Mikati, "İsrail, genç, kadın ve çocuklar da dahil olmak üzere sivillerimizi öldürerek, evleri yıkarak ve aileleri zorlu insani koşullardan kaçmaya zorlayarak, savaş uçaklarını ve insansız hava araçlarını gökyüzümüze göndererek egemenliğimizi ihlal ediyor." ifadelerine yer verdi.

Necib Mikati, konuşmasını gerçekleştirdiği oturuma katılan BMGK üyelerinden, ''İsrail'e baskı yaparak tüm cephelerde derhal ateşkes sağlanması'' çağrısında bulundu.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, "Orta Doğu'daki Durum" başlığıyla düzenlenen BM Güvenlik Konseyi'nde, İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmaların Lübnanı "cehenneme dönüştürebileceği" uyarısında bulundu.

Genel Sekreter, "Lübnan'da cehennemin kapıları aralanıyor. Dün Genel Kurul'a söylediğim gibi, hepimiz bundan endişe duymalıyız. Lübnan uçurumun kenarında." ifadelerine yer verdi.

Lübnan'ın egemenliğine saygı gösterilmesi gereğine değinen Guterres, Lübnan Silahlı Kuvvetleri'ni güçlendirmeye yönelik tüm çabaları desteklediklerini belirtti.

Antonio Guterres, ekim ayından bu yana, İsrail ve Hizbullah arasındaki çatışmalar nedeniyle, Lübnan'da yaklaşık 200 bin ve İsrail'in kuzeyinde 60 binden fazla kişinin evlerini terk etmek zorunda kaldığı bilgilerini paylaştı.

"Pazartesi günü Lübnan'da bir nesildir yaşanan en kanlı gündü." diyen Guterres, Lübnan Halk Sağlığı Bakanlığı'nı kaynak göstererek, pazartesi ve salı günü İsrail'in saldırıları sonucu, 50'si çocuk ve 94'ü kadın olmak üzere 569 kişinin öldüğünü, 1800'den fazla kişinin yaralandığını bildirdi. Tarafların derhal düşmanlıkları sona erdirmesi çağrısı yapan BM Genel Sekreteri, "Lübnan halkı, İsrail halkı ve dünya halkları Lübnan'ın bir başka Gazze olmasını göze alamaz." diye ekledi.

Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, ABD ile Fransa'nın, İsrail-Lübnan sınırında bir ateşkes çağrısı konusunda mutabık kaldığı ve bu yöndeki ortak açıklamaya AB, Avustralya, Kanada, Almanya, İtalya, Japonya, Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin de (BAE) katıldığı bildirildi.

Ortak açıklamada, "Lübnan ile İsrail arasında 8 Ekim 2023'ten bu yana devam eden durum tolere edilemez ve kabul edilemez daha büyük bir bölgesel gerilim riski teşkil ediyor. Bu durum kimsenin çıkarına değildir, ne İsrail ne de Lübnan halkının." ifadesine yer verildi.

Sınırın her iki tarafındaki sivillerin kendi evlerine dönebilmelerini mümkün kılacak diplomatik bir anlaşmanın zamanının geldiği kaydedilen açıklamada, "Diplomasi, bu çatışmada tansiyon yüksekken başarılı olamaz. Bu sebeple, diplomasiye alan açmak için İsrail-Lübnan sınırında 21 günlük acil bir ateşkes çağrısında bulunuyoruz." ifadeleri kullanıldı.

İsrail ve Lübnan yönetimlerine, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararıyla uyumlu bir şekilde, bu geçici ateşkes önerisine destek vermeleri çağrısında bulunulan açıklamada, bölgede şu anda diplomasiye ihtiyaç olduğu kaydedildi.