Erkut Şahali: Suda arz arttıkça tüketim de artar, tüketim alışkanlıkları yönlendirilmeli

Kıbrıs Postası’na konuşan CTP Mağusa Milletvekili, Genel Sekreter Erkut Şahali: “Çok kullanan, çok ödemeli. Kademeli tarife şart” dedi.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Mağusa Milletvekili ve Genel Sekreter Erkut Şahali, Kuzey Kıbrıs’ta artan su tüketimi ve bu konuda yapılan uyarılar ile olası ciddi su krizi konusunda önemli uyarılarda bulundu.

Türkiye’den gelen su algısı ile tüketimin kontrolsüz hâle geldiğini belirten Şahali, “Su ne kadar çok olursa, o kadar çok tüketiliyor. Ben bunu Mağusa Belediyesi’nde yaşadım. Oysa kaynak sonsuz değil. Su bizde petrol gibidir daha değerlidir. Uluslararası kriterler nezdinde bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde bir kişinin tüketimi toplam günlük 250 litre kadardır.” dedi.

“TÜKETİMİN DENETİMİ İÇİN FATURALARDA KADEMELİ SİSTEM ŞART”

Belediyecilik geçmişine de atıfta bulunan Şahali, “Biz bunu Mağusa’da yaşadık. Suda arzın artması, tüketimi de artırır. Suda kural budur. Tedbir tasarruf ve buna yönelik girişimler esastır” dedi.

Su kullanımında kademeli faturalandırma sisteminin önemine dikkat çekerek, “Az kullanan az, çok kullanan çok ödemeli. Böylece hem israf önlenir hem de adalet sağlanır” ifadelerini kullandı.

Şahali, suyun stratejik bir kaynak olduğunu ve tüketim alışkanlıklarının buna göre yönlendirilmesi gerektiğini vurguladı.

“SUYUN VARLIĞI, TASARRUFU ORTADAN KALDIRMAMALI”

Erkut Şahali, mevcut durumda bazı bölgelerde suya erişimin arttığını, ancak bu bolluğun beraberinde “kullanımda gevşekliği” getirdiğini ifade ederek, şu uyarıda bulundu:

“Su bizde petrolden kıymetli… Gönlünce kullanmak diye bir şey yok. Ama bu sürdürülebilir değil. Su yönetimi sadece arzla değil, tasarruf ve bilinçle de ilgilidir. Eğer şimdiden önlem almazsak, ileride bolluğun yerini kriz alabilir. Su protokolü imzalandığı dönemde de bu durumu öngörmüştük.”

SU KULLANIMINA PLANLI MÜDAHALE: SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK İÇİN ZEMİN HAZIRLANMALI

Şahali, suya erişimin kolaylaşmasının sevindirici olduğunu, ancak altyapı, tasarruf kültürü ve denetim mekanizmalarının da eş zamanlı olarak geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Bu kapsamda kademeli tarife sistemlerinin yalnızca cezalandırıcı değil, eğitici ve yönlendirici bir araç olarak da düşünülmesi gerektiğini belirtti.