TDP: Binboğa’daki çöküşün sorumlusu, kamu kurumlarını eşinin dostunun malı gibi yöneten iktidarlardır

TDP Genel Sekreteri Nevzat Özkunt, Binboğa Yem Fabrikası’na ilişkin tutuklamalarla devam eden sürecin yargıda olduğunu ancak bu çöküşün sorumlusunun siyasal iktidarlar olduğunu söyledi. Özkunt, kamu kurumlarının partizanlıkla yönetilmesini eleştirerek, “En büyük davamız ülkeyi bir avuç menfaat grubunun elinden kurtarmaktır” dedi. TDP, liyakat, şeffaflık ve halk denetimi temelinde çözüm önerileri sundu.

Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Nevzat Özkunt, Binboğa Yem Fabrikası’ndaki şaibeli ihale ve satın alımlarla ilgili başlatılan ve bugün itibarıyla tutuklamalarla devam eden süreçte yargı kararını beklediklerini, ancak kamu kurumlarını bu çöküşe sürükleyenlere söyleyecek çok sözleri olduğunu belirtti.
Özkunt, en büyük davalarının “ülkeyi bir avuç menfaat grubunun elinden kurtarmak” olduğunu vurguladı.
"YAŞANANLAR, KRONİKLEŞEN YANLIŞLARIN AÇIK BİR YANSIMASI OLARAK DEĞERLENDİRİLMELİ"
Yazılı açıklama yapan Özkunt, Binboğa Yem Fabrikası ile ilgili dün akşam başlatılan polis operasyonu ve bugün mahkemenin aldığı tutukluluk kararlarının, kamu kaynaklarının kullanımına ve kurumların yönetimine ilişkin kronikleşen yanlışların açık bir yansıması olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
“Elbette Binboğa özelinde başlatılan hukuki sürecin sonucunu belirleyecek olan mahkemedir” diyen Özkunt, kimin suçlu, kimin suçsuz çıkacağını belirleyecek olanın tarafsız yargı olduğunu; bu bakımdan herkesin mahkeme sürecine dair söyleyebileceklerinin oldukça sınırlı olduğunu kaydetti.
"NUTUK ATARKEN 'DEVLET''İ YÜCELTENLER, ZERRECE DEVLET CİDDİYETİNE SAHİP OLMADIKLARINI DEFALARCA KANITLAMIŞTIR"
Bununla birlikte ülkedeki bu tür kurumları parti organı gibi gören, dar bir zümrenin kontrolüne bırakan ve her türlü usulsüzlük ile yolsuzluğa açık hale getiren siyasal anlayışla ilgili söylenecek çok sözleri olduğunu belirten Özkunt, Binboğa’nın getirildiği durumun ve içine sürüklendiği çöküşün esas sorumlusunun; burayı üreticilerin ve halkın çıkarına çalışan bir yer olarak görmeyip, partisinin, partililerinin ve eşinin dostunun malı gibi yöneten iktidarlarda olduğunu vurguladı.
Özkunt, “Ne yazık ki Binboğa tek örnek değildir. Neredeyse bütün kamu nitelikli kurumlar aynı sorunla baş başadır. Nutuk atarken ‘devlet’i yüceltenler, zerrece devlet ciddiyetine ve kavrayışına sahip olmadıklarını işte bu kurumlarda defalarca kanıtlamıştır” dedi.
"EN BÜYÜK DAVAMIZ, ÜLKEMİZİ BİR AVUÇ MENFAAT GRUBUNUN ELİNDNE KURTARMAKTIR"
Sanayi Holding’i, KTHY’yi, ZEYKO’yu bitiren; KIB-TEK’i, SÜTEK’i, TÜK’ü, Denizcilik İşletmeleri’ni, Binboğa’yı ve daha nicelerini çöküşe sürükleyen zihniyetin, toplumsal geleceği de açıkça tehdit ettiğine işaret eden Özkunt, üretimin ve kalkınmanın önünü tıkayan, halkın geniş kesimlerinin yararına kullanılması gereken kaynakları çarçur eden; kurumları basiretsizlik ve yolsuzluk sarmalında tüketen bu anlayıştan kurtulmanın şart olduğunu vurguladı.
Özkunt, “TDP olarak biliyoruz ki üretmek, toplumsal gelecektir. Üretimi ve üreticiyi yücelten, alın terini koruyan bir anlayışla kalkınmak mümkündür. Toplumsal geleceğimizi kurtarma mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz. En büyük davamız, ülkemizi bir avuç menfaat grubunun elinden kurtarmak; yolsuzluk batağından çıkarmaktır” ifadelerini kullandı.
TDP'DEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Özkunt, TDP’nin çözüm önerilerini ise şöyle sıraladı:
-
"Kamu kurumlarında liyakat ve bağımsızlık: Yönetim kadrolarına atamalar, partizanlık yerine liyakat esasına göre yapılmalı; kurumlar siyasi baskılardan arındırılmalıdır.
-
Şeffaflık yasası: Tüm kamu alımları ve ihaleler, dijital ortamda şeffaf biçimde erişime açılmalı; gerçek zamanlı denetime tabi tutulmalıdır.
-
Halk denetimi mekanizmaları: Her kamu kurumunda yurttaşların ve sivil toplumun yer aldığı denetim kurulları oluşturulmalıdır.
-
Üretim odaklı yeniden yapılanma: Özellikle stratejik üretim kurumları (örneğin Binboğa, SÜTEK) yeniden yapılandırılarak, üreticiler ve çalışan temsilcileriyle birlikte yönetilmelidir.
-
Yolsuzlukla Mücadele Kurulu: Bağımsız bir Yolsuzlukla Mücadele Kurulu kurulmalı; geçmiş dönemde yapılan usulsüzlüklerin hesabı verilmelidir"
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.