Güney Kıbrıs'ta dini grup temsilcileri 1960 Anayasası’nın kendilerine verdiği oy hakkını geri istiyor!

Rum meclisinde oy hakları olmayan birer üye ile temsili edilen dini grupların (Ermeniler, Maronitler ve Latinler) 1960 Anayasasının kendilerine verdiği oy hakkını geri istedikleri, Maronit temsilcinin, bunun için Yüksek Anayasa Mahkemesi’ne başvurmayı dahi düşündüğü haber verildi.

Haravgi haberi “Dini Grup Temsilcileri Meclisteki Rollerinin Yükseltilmesini İstiyor… Maronit Cemaati Yüksek Anayasa Mahkemesine Başvurma İhtimalini Bile İnceliyor” başlığıyla aktardı.
Gazeteye konuşan Maronit temsilci Yannakis Musa Maronitlerin Rum meclisindeki konumunun gerektiği gibi olmadığını hatta 1960 Cemaat Meclisi’ndeki gibi bile olmadığını belirtti. Dini grup temsilcilerinin Rum meclisindeki rolünü “indirgenmiş” olarak niteleyen Musa, “1960-1964’te faaliyet gösteren Cemaat Meclisi’nde bugün sayıları 8 bin kadar olan Maronitler’in temsilcisi Ermeni ve Latinlerin temsilcisi gibi tam üye idi, kendilerini ilgilendiren konularda söz hakları vardı. 1964’ten bugüne kadar varlıkları dekorasyona dönüştürüldü.” ifadesini kullandı.
Bugün, gözlemciler olarak oy veya yasa önerisi sunma hakları olmadığını belirten Musa, genel olarak kendileriyle ilgili konularda söz hakları bile olmadığı vurgusu yaptı. Bütün bunların “bir azınlığın prestiji açısından olumsuz işlediğini” belirten Musa, bu nedenle “en azından 1960 Cemaat Meclisi’nde var olan haklarının restore edilmesi” için öneri sunduklarını ve inisiyatif aldıklarını belirtti.
Rum siyasi partilerinin olumlu irade ortaya koymasına rağmen Rum Başsavcılığının “Olağanüstü Hal Yasası’na atıf yapmasına takıldığını belirten Musa, bu yasaya sadece olağanüstü şartlarda ve vatan tehlikede olduğunda atıf yapıldığını oysa meselenin siyasi olduğunu ve siyaseten çözülmesi gerektiğini kaydetti. Musa “Yüksek Anayasa Mahkemesi’ne başvurma düşüncesi olduğunu” da kaydetti.
Ermeni temsilci Vartkes Mahtesian ise dini grup temsilcilerinin, gruplarını doğrudan ilgilendiren konularda söz hakkı olması gerektiğini vurguladı. Rum partileri ve Rum yönetimi ile ilişkilerinin çok iyi olduğunu belirten Mahtesian “özellikle Kıbrıs sorunuyla ilgili içinden geçilmekte olan koşullarda, bu talepleri ile ortamı etkilemek istemediğini, konunun, Kıbrıs sorununun çözümü ve ortaya çıkacak yeni anayasa ile düzenlenebileceğini” söyledi.
Latin temsilci Antonella Mandovani Latin cemaatinin 1960 Cemaat Meclisi’nde yer aldığını hatırlattı “o zamanlar Cemaat Meclisi’nin tam üyesiydik ancak 1964 ve sonrasında dini grup temsilcilerinin statüsü, kendilerini doğrudan ilgilendiren konularda bile hiçbir söz ya da oy hakkı olmayan dini grup temsilcisine indirgendi” dedi. Mandovani Latinlerin, Cemaat Meclisi’neki Latin temsilcinin sahip olduğu rolü yeniden talep ettiğini kaydetti.
Gazeteye göre 1960 Anayasası’nda tanınmış olan Ermeniler, Maronit ve Latinler gibi dini gruplar bazı konularda yasama yetkisine sahip olan Rum Cemaat Meclisi’nde bir temsilci ile tam üye idi. Ancak 1964’te “karışıklıklar ve yaşanan anayasal kriz” sonrasında getirilen “olağanüstü hal yasası” tahtında Rum Cemaat Meclisi lağvedildi ve yasama yetkisi “Temsilciler Meclisi”ne aktarıldı. Aynı çerçevede geçici olarak, o zamanki seçilmiş üç dini grup temsilcisinin gruplarını meclis düzeyinde temsil etmeye devam edecekleri, oy hakları olmadan danışmanlık rolüne sahip olacakları kabul edildi. Böylece dini gruplar kendileriyle ilgili konularda söz ve oy haklarını kaybettiler.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.