Uluslararası Erkekler Günü

Yıllık takvimde kutlanmayan veya anılmayan gün yoktur. Uluslara ve dinlere ait kutlamalar dışında, bu tür günlerin birçoğunu anlamsız olarak nitelesek de bazıları, bilinç artırma ve farkındalık yaratma amacı güttükleri için çok önemlidir.

Geçtiğimiz hafta, bu tür bir güne şahit olduk: Uluslararası Erkekler Günü. Yanlış anlaşılabilir endişesiyle "kutlama" kelimesinden rahatsız olduğumu belirtmeliyim.

Uluslararası Erkekler Günü, her yıl 19 Kasım'da kutlanan ve Birleşmiş Milletler tarafından da desteklenen uluslararası bir gündür. Dünya Erkekler Günü olarak da bilinmektedir. 70 ülke tarafından kabul edilen bu gün, resmi olarak ilk kez 7 Şubat 1999 tarihinde kutlanmaya başlanmıştır.

Uluslararası Erkekler Günü'nün amacı; cinsiyetler arası ilişkilerin geliştirilmesi, erkeklerin rol model olduğu durumların vurgulanması, erkeklerin yaşadığı cinsiyete bağlı eşitsizlikler gibi birçok konuyu kapsamaktadır. (Vikipedi)

Bu yıl, Londra’da faaliyet gösteren “Future Men” (Geleceğin Erkekleri) isimli derneğin 20’nci yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen etkinliğin panel bölümünü yönetmek için davet edildim. Doğrusu, uzun yıllar eşitlik alanında çalışan biri olarak, böyle bir günü önemseyenlerden biri değildim. Birçokları gibi ben de “Her gün erkekler günü, ayrı bir güne ne gerek var?” diye düşünenlerdendim. Ünlü şarkıcı James Brown’ın bir şarkısının başlığı gibi: “It is a Man’s World” (“Dünya erkeklerin dünyası”), değil mi?

Erkek olmakla ilişkili sorunlar üzerinde farkındalık yaratmak ve bu sorunların çözümü için uğraş vermeyi amaçlayan Uluslararası Erkekler Günü, bu bakımdan çok önemlidir. Sadece erkekler açısından değil, kadınlar açısından da. Çünkü kadın eşitsizliğini yaratan unsurların sorgulanması amacıyla da kullanılabilir böylesi bir gün. Katıldığım etkinlikte memnuniyetle gördüm ki “Future Men” derneğinin özverili kadın ve erkek çalışanlarının önemli amaçlarından biri de budur: Örnek erkekler yetiştirerek genç erkeklerin cinsiyetçi eğilimlerini sorgulamak.

Bazı istatistikler:

• Erkekler arasında kadınlardan üç kat fazla intihar vakası görülür.
• Eğitimin her alanında erkek öğrenciler, kız öğrencilerden daha az başarılıdır.
• Sokakta yaşayanların %83’ü erkektir.
• Hapishane mahkumlarının %96’sı erkektir.
• Doğuşta erkeklerin yaşam beklentisi, kadınlarınkinden %3.7 azdır.
• Her 3 erkekten 1’i ev içi şiddete maruz kalmaktadır.
  (Kaynak: 2022-2023 Ulusal İstatistik Bürosu)

Duygusal zeka gibi çok önemli bir alanda erkeklerin kadınların çok gerisinde olduğu bir gerçektir. “Duygusal Zeka (EI), kişinin kendi duygularını anlama ve yönetme ve başkalarının duygularını tanıma ve etkileme yeteneğidir. Erkekler için duygusal zekâ geliştirmek çok önemlidir, çünkü iletişim becerilerini geliştirir, ilişkileri iyileştirir ve daha tatmin edici bir kişisel ve profesyonel yaşamı teşvik eder.” (Emotional Intelligence for Men: A Guide)

Kadın eşitsizliği ve ayrımcılığı, kadına yönelik şiddet, töre cinayetleri gibi tüm olumsuzlukların yaratıcıları biz erkekleriz. Dünyayı yöneten (daha doğrusu yönetmekten aciz) liderlerin ezici çoğunluğunu erkekler teşkil etmektedir. Ancak bu, yukarıdaki örneklerden görüldüğü gibi, erkeklerin erkek olmaktan kaynaklanan ciddi sorunları olmadığı anlamına gelmez.

“Erkeklik psikolojisini daha iyi anlamak; babasız yetiştirilmenin etkilerinin, eğitimde başarısızlığın, suç vakalarına katılmanın, fiziksel ve ruhsal sağlık konularının daha etkili ele alınması için çok önemli bir unsurdur.” (Çok Partili Parlamento Grubu Raporu 2021 – “A Boy Today”)

Bu yıl Uluslararası Erkekler Günü’nün teması “Olumlu Erkek Rol Modeller” idi. Katıldığım seminerde, rol model niteliğindeki erkekler kendi ibret verici hikayelerini ve “Future Men” derneğinin kendileri için nasıl önemli katkılarda bulunduğunu anlattılar. Darısı bizim kendi toplumumuzun başına. Çünkü böyle çalışmalara çok gereksinimimiz var.

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü idi! Ünlem işaretinin anlamını anlamışsınızdır. Gelecek haftaki yazımda bu konuya değineceğim.

“Aradığımız değişim olmalıyız.” – Mahatma Gandhi