Ülke güllük gülistanlık ya…

2025 yılına girilmesine artık sayılı günler kaldı…

Hatırlarsanız 2023 yılı sonunda hükümet ortakları ne demişti;

2024 yılı 2023 yılından çok daha iyi olacak…

Peki bu yıl halkı yakından olumlu olarak ilgilendiren bir şey oldu mu?

Kamuoyunda yaşanan tepkiler ortada…

Bu yıl sadece pahalılığı konuştuk!

2024’de bu kez hükümet ortakları 2025 daha olacak demeye başladılar…

Böyle bir umut var mı peki?

Aksine;

Ekonomistler diyor ki;

2025 Yılı çok daha zor geçecek…

Yani eğer kemerde delik kaldıysa tabi ki!

Bize göre de kemerde yeni delikler açılması bekleniyor…

Önce çok ciddi bir zam furyası bekleniyor!

Artırılan vergiler, çalışandan yapılacak olan kesintiler…

Hem hükümetin hem de vatandaşın önünü göremeyeceği bir süreç başlayacak!

…

Kurultaydı, meclis başkanlığı seçimleriydi derken hükümetin büyük ortağı en azından parti içinde yaşanan sorunları bir şekilde ortadan kaldırmışa benziyor…

Ya da bize öyle gösteriyorlar!

Ama iki küçük ortak DP ve YDP’de durumlar çok parlak değil…

Sanki de ortalık güllük gülistanlıkmış gibi aralarında didişmeye başladılar!

İlk bakışta bunun neyin kavgası olduğu bilinmiyor ama daha derine indiğinizde rant kavgası olduğu yönünde yorumlar yapılmaya başladı, bize göre de gayet mantıklı…

Çünkü bizde siyaset ya da hükümet ülke menfaatlerinden daha ziyade bireysel ve partisel menfaat peşinde!

2025 Yılı nasıl geçecek, bu yıl nasıl atlatılacak, bu sarmalda insanların refah seviyesi nasıl korunacak, inanın ki umurlarında bile değil…

Bu bile 2025 yılının beklenenden daha da karanlık içinde geçeceğinin bariz göstergesidir!

Bu kafada olanlar, bu ülkeyi layıkıyla yönetemez, yönetemeyeceklerdir de…

…

Hasan Tosunoğlu bir takım gerekçeler ortaya koyarak DP’den istifa etti ama kamuoyu bu istifanın neden olduğu gerçeğini bir türlü anlayamadı…

Ama Tosunoğlu’nun partinin birkaç kişinin eline geçtiği yönündeki sözleri görünenden de anlamlıdır!

Kimdir bu birkaç kişi?

Ne yaptılar ya da yapmadılar da Tosunoğlu 32 yıllık partisinden istifa kararı aldı!

Çaldılar mı, çırptılar mı yoksa büyük yolsuzluklar yaparak devletin parasını ceplerine mi indirdiler?

Tosunoğlu eğer böyle bir şey varsa da halkın vekili olarak bildiklerini, perde gerisinde olup bitenleri kamuoyuna açıklayarak amme hizmetini yerine getirmelidir…

İddiaları havada kalmasın diye!

…

Bu arada G.Mağusa Liman ihalesi dün nihayet sonuçlandı…

Bize gelenlere göre ihale çok da masum bir ihale olmadı!

Mısır kökenli Kıbrıslı Türk ki şimdiye kadar hakkında çok suçlamalar bulunan hatta sigara kaçakçılığından yakalanan zatı muhterem şimdi limanın yeni patronu oldu…

Burada sorumluluk ilk bakışta Merkezi İhale Komisyonu’nun üzerinde olsa da tabi ki talimat verenler de en az komisyon tarafından sorumludur!

Limancılık tecrübesi olmayan bir işletmeye neden stratajik önemi büyük olan G.Mağusa limanı niye verilmiştir?

İhalenin onlara verilmesinde kimler ısrarcı olup sonuçta istediklerini elde etmişlerdir…

Kararın doğru ya da eğri olduğunu artık önümüzdeki süreçte hep birlikte göreceğiz!

…

2025’de ülkeyi kötü günler bekliyor dedik ya…

Şimdi malum koro yeni sınır kapılarının açılması için hep birlikte kamuoyu baskısı kurmaya çalışıyor!

Daha çok açılsın diye…

Slogan da hiç fena değil yani;

Sınırlar açılsın, ekonomi canlansın!

Akıl tutulması gibi bir şeydir bu…

Sınırlar bize göre de daha fazla açılsın en azından kuyruklar oluşmasın ama bunun ekonomiye olumlu katkı yapacağından pek de emin değiliz!

Aksine yeni kapılar nedeniyle ekonomi daha fazla güneye kayacak ve bunun geri dönüşü de asla olmayacaktır…