Asgari ücrete kamu desteği

Yayın Tarihi: 31/01/25 07:30
okuma süresi: 4 dak.
A- A A+

KKTC’nin 4. Beş Yıllık Kalkınma Planı’nı tanıtıldı.

Gösterişli bir organizasyon ile tanıtımı yapılan plan, beş ana hedef üzerine kuruldu.

Bu hedefler özetle;

İstikrarlı ve güçlü büyüme, rekabetçi ve yüksek katma değerli üretim kapasitesinin artırılması, yaşanabilir mekânlar ve sürdürülebilir çevre, güçlü toplum için nitelikli ve sağlıklı insan ve kalkınma için uluslararası iş birliği.

Bir yol haritasını olması, planlamanın yapılması, en başta bir disiplin getirir.

Ancak iş sadece hedef açıklama olmaz, hedefe ulaşmak için gerekli unsuları da bir araya getirmek gerekiyor.

İzlenecek yolu belirlemek, siyasi irade ve kararlılığı göstermek bunun yanında da finans yaratmak.

Planlı bir büyüme ile ortaya çıkacak kalkınma için, nasıl bir yol izlenecek, siyasi bedel göze alacak bir siyasi irade var mı, maddi kaynak, finans ayağı nasıl karşılanacak?

Tabi ki bunlarla da bitmez, nüfusunuz bilinmiyorsa, ülkenin ihtiyaçlarını nasıl planlayacaksınız?

Bugün için nüfus nedir, önümüzdeki 5 yıl içinde, nüfus ne öngörülüyor, en başta nüfusu planlamak gerekmiyor mu?

Ne kadar okul, hastane, yol, su, elektrik enerjisi, önümüzdeki 5 yıl için tahmin edilebiliyor mu?

Uzun vadeli bir planın ilk altyapısı ve temelleri bunlarla ilgili veriler ortaya çıkarıldıktan sonra yapılabilir.

Tekrar altını çizeyim, her yapılana, atılan her adıma karşı çıkılıyor gibi bir izlenim oluşmasın.

Ancak hazırlıksız atılan adımların ilerlemediğini çok gördük, yaşadık, tecrübe ettik.

5 yıllık kalkınma planı, siyasi istikrar vurgusuna bir destek gibi ortaya çıktı.

İstikrar vurgusu ile bir erken genel seçim tartışması da ortadan kalkmış oldu.

KKTC’nin 4. 5 yıllık kalkınma planı tanıtımı tartışılırken, asgari ücret konusunda da itirazlar değerlendiriliyordu.

Beklendiği gibi oldu ve asgari ücret değişmedi.

Hayat pahalılığının altında bir artış yansıtılan asgari ücret, yılın ilk asgari ücreti olarak kesinleşmiş oldu.

Asgari ücrete yapılan zammında, yabancı uyruklu çalışanlara, belirli koşullarla çalışmaları durumunda asgari ücretin %70 oranının ödenmesi de özel sektörün, işveren kesiminin bir isteğidir.

Bu uygulamalar hayat pahalılığını nasıl etkileyecek göreceğiz.

Tüm bunlar hayatın pahalı olmaması gerekçesi ile yapılmadı mı?

Dün ki asgari ücret toplantısında, itiraz görüşüldükten sonra yapılan bir açıklama ilgimi çekti.

Şöyle ki;

“Asgari Ücret Saptama Komisyonu Başkanı Tahir Serhat, üçüncü uyruklular hariç asgari ücret alan KKTC ve TC vatandaşlarına belli bir miktarda teşvike devam edeceklerini belirterek, “Asgari ücret alan KKTC vatandaşlarına doğrudan maaş desteği için çalışma yapıyoruz” dedi.

Asgari ücrete hayat pahalılığı oranı yansıtılsaydı, doğrudan maaş desteğine gerek kalmazdı.

Yani devlet, işverene, sen hayat pahalılığın altında maaş ver, ben hayat pahalılığı ile senin vereceğin maaş arasında ki farkı ödeyeceğim diyor.

Bu yükü de devlet kendi üstleniyor, bunun yanında işverenlere teşviklere de devam ediyor.

Bunu da kamuoyuna, vergi ödeyenlere yüklüyor.

Amaç hayat pahalılığını önlemek, azaltmaksa, umarım olur.

Ama olmayacak, özel sektör, piyasa, personel gideri azalırken, hayat pahalılığını fiyatlara yansıtacak.

Kalkınma planı, bir hedef olarak ortaya konurken, tam tersi bir uygulama hayata geçiriliyor.

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Levent Kutay
Levent KUTAY'dan
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Erçin ŞAHMARAN yazıları