Patates’i yemeyin... Satılmasın

Şaka gibi bir ülkede yaşıyoruz.

Hayat inanılmaz pahalı olurken varsın istatistik kurumu hayat pahalılığını % 3,28 açıklasın, pahalılıkta Monaco Prensliği ile yarışıyoruz. CTP’nin hükümette olduğu ve zamanın Tarım Bakanı Erkut Şahali’ye bu patates fiyatları ne olacak diye sorduğumu hatırlıyorum. Yani anlayacağınız bu patatesin bize yaptığı ilk molotoflu saldırı değil.

Patatesin kilosu 140 lira. Bazı marketler 100-120 lirası arası da satmıyor değil.

Peki patates neden bu kadar pahalı oldu. Bilen var mı ? Şahsen ben bilmiyorum.

Bildiğim kadarıyla üretici ile komisyoncuların arasında yaşanan haksız fiyat uygulamasından kaynaklanıyor.

Dün 140 lira olmasına rağmen patates almaya karar verdim. İki markete baktım yoktu. Bugünse bir markette gördüm ; küçük küçük patatesler, yani yaramaz. Almadım tabii. Düşünsenize hem pahalı hem de yok.

Vatandaş arasında bir patates boykotu başladı bile. Sonuna kadar destekliyorum, vatandaş haklı, almayacağız diyorlar, haklımılar evet haklılar. Beyler 140 liraya patates olmaz, kimse bizimle dalga geçmesin.

Yazımı yazarken eski Tarım Bakanı Sami Dayıoğlu’nu aradım ve patatesin neden 140 lira olduğunu sordum.

İlginç bir cevap verdi; Dayıoğlu “Yağmurlardan dolayı üretici tarlaya giremedi, patates sökülemedi ve eldeki patates de bu fiyatlara çıktı. Hava düzelir ve toprak düzelirse patates tekrardan sökülecek ve fiyatı düşecek” dedi.

Peki ben neden bunu eski bir tarım bakanından öğrenmek durumunda kalıyorum.

Neden benim Tarım Bakanım Hüseyin Çavuş çıkıp bunu kamuoyuna açıklamıyor. Bakan bu konuda bir açıklama yapması gerekmez mi?

Öyle anlıyoruz ki bu memlekette yaşamak İngiltere de Amerika'da yaşamaktan daha güç. Hayvancılar isyanda.

Kuzuları ellerinde kaldı.

Kilosu 950 liradan kimse gidip kuzu eti almıyor da ondan. Herkes Güney’e geçiyor ve 13 avro kilosundan kuzu etini alıyor, neden gidip yerli kasaplardan kazıklansınlar ki?

Bas bas bağırıyoruz ekonomi Güneye kaydı önlem alın diye tık yok.

Ee tık yoksa ekonomi de paşa paşa güneye kayar vatandaş etini almaya gitmişken tavuğunu da peynirini de sebzesini de güneyden daha uygun fiyata alır ve gelir. Sizde andella koyar bakarsınız.

Peki bu et konusunda bir tedbir bir yardım bir gelişme var mı ? O da yok. Tarım bakanlığının bu konuda bir dizi kurtarıcı kararlar alması gerekmez mi ? Yani hiçbir şey yapılamaz mı ? Devlet otoritesi sessiz sessiz oturduğuna göre demek ki yapılacak bir şey yok.

Madem ki öyle ne hayvancı ne kasap para kazanmamaya devam edecek.

Dostlar et ve patates Güneyde ucuzsa gidin güneyden alın. Her şeyin başı ekonomi. Neresi cebinize uygunsa oradan gidip alış verişinizi yapın.

Peki gidemeyenler ne yapacak. On binlerce vatandaş da Güney Kıbrıs’a geçemiyor, onlar ne yapacak ? Çok basit yemeyecekler. Patates yemeyecekler, kuzu eti yemeyecekler.

Donmuş patates daha ucuzsa donmuş patates alacaklar. Kuzu eti yerine dana kıyması alacaklar. Olmadı tavuk etiyle durumu idare edecekler. Yapacak bir şey yok.

Bir gazeteci olarak memleketin bu hale düşmesini ciddi anlamda hem yadırgıyorum hem de üzülüyorum.

Nasıl ki serbest piyasaya müdahale etmiyorlar vatandaş da tavrını koyacak ve almayacak.

Satılmasın bakalım fiyatlar nasıl düşer. Üreticinin komisyoncunun elinde kalsın bakalım mal, çöpe dökülecek hale gelsin bakalım bu mallar bakın görün nasıl paşa paşa fiyatları aşağıya çekecekler.

Almayın ve tüketmeyin. Pahalıysa almayın ve tüketmeyin. Öyle başa böyle tıraş.

******************
Günün Sözü

"Keşke kendini bırakıp gitse insan. Ama olmuyor."

Can Yücel