Siz inandınız mı?

Yayın Tarihi: 10/06/25 07:34
okuma süresi: 5 dak.
A- A A+

Hayat pahalılığı belirlendi; %2,71. İster inanın ister inanmayın İstatistik Kurumu'nun açıkladığı rakam bu. Bu konularda defalarca kez yazı yazdım, program yaptım. Bu rakamların sağlıklı bir şekilde belirlenmediğini artık net olarak hepimiz biliyoruz. Her şeyden önce sepet güncel değil. Bu her ne kadar önemli bir sorun olsa da mesele bu değil, mesele bununla bitmiyor. Buradaki asıl sorun Hükümetin hayatı ucuzlatmak için herhangi bir çaba sarf etmiyor olması. Maliye Bakanı Özdemir Berova’ya sormuştum Bakan Berova bu yönde birtakım çalışmalar yaptıklarını söyledi ama o kadar. Ne yapıldı ne yapılacak net değil.

Ekonomi güneye kaydı. Bunu da defalarca kez yazdık ve uyarılar yaptık. Evet güney, kuzeyden artık daha ucuz ve güneye geçebilen vatandaşlar her şeylerini gidip güneyden alıyorlar. Market alışverişlerini güneyden yapıyorlar. Okul zamanı geldi kırtasiye ihtiyaçlarını da gidip güneyden alıyorlar. Bu çok tehlikeli bir olaydır. Yakında Maliye Bakanlığı ihtiyacı olan vergileri toplayamayacak, gelir vergilerinde ciddi düşüşler yaşanmaya başladı ve yaşanacak. Hükümet derhal bir kriz masası kurup bir dizi hayatı ucuzlatma önlemleri alması gerekiyor. Bunun zamanı artık geldi.

Daha önce de yazdım belirleyeceğiniz 30 gıda emtiasına narh uygularsınız ve hayatı ucuzlatmak için bir dizi önlemler alırsınız. Vatandaş tek kelimeyle tüccarın insafına bırakıldı. Bakın Eylül ayı sonunda hayat pahalılığı hem emeklilerin hem memurların maaşlarına yansıyacak, izleyin görün nasıl iğneden ipliğe marketlerdeki her şey tekrardan zamlanacak.

Bu aralar asgari ücretin artırılmayacağı iddialarını duyuyorum. Umarım hükümet böyle bir hataya düşmez. Memurun maaşı artarken özel sektör çalışanının maaşlarının artmaması Kabul edilebilir bir şey değildir. Umarım böyle bir hata yapılmaz.

Hükümetin artık bir kriz masası kurarak ekonomiye bir yön vermesi ve hayatı ucuzlatmak için elindeki tüm enstrümanları kullanması gerekiyor.

Demem o ki bu gidişat tamam değil. Tek kelimeyle fakir vatandaş tüccarın insafına terk edilmiş durumda. Bu yoldan çıkılıp vatandaşın lehine bir yola girilmesi artık kaçınılmazdır.

Ben Hükümetin elinde bu gücün olduğunu düşünüyorum. Bu ekonomi işi ciddi bir çalışma gerektiriyor.

Evet bir devletimiz var çok şükür ki var. Allah devletimizi baki kılsın ve fakat zayıf dış yardım almadan yaşayamayan, kendi ayakları üzerinde duramayan bir devletimiz var. Öyle KKTC tanınmaya hazırdır demekle KKTC tanınmaya hazır olmuyor.

Çok eksiğimiz var, yapacak çok iş var ve ne yazık ki memur maaşı ödemek dışında öteye gidemiyoruz. Hele gelen hükümetin Türkiye ile arası açıksa bir kuruşluk yatırım dahi gelmiyor. Acaba KKTC tanınmaya nasıl hazır hale gelecek. Çok şükür ki Ünal Üstel Hükümeti’nin Ankara Hükümeti ile iyi ilişkileri var ve yatırımlar yapılıyor yoksa işimiz nanay.

Bir şey yazmayım diyorum ama kendimi tutamıyorum. Türkiye’den Allah razı olsun. AK Parti Hükümetinin son yirmi yıldır buraya akıttığı paranın haddi hesabı yoktur. Zaten Türkiye birçok yatırım yapmasa KKTC sadece bir tabeladan ibaret olacaktı.

Yani evet devlet var, kimse tanımasa da ve tanıyacak olmasa da var ama fakir, kendi ihtiyaçlarını yardımsız gideremeyen bir devletimiz var. Önce devleti kalkındırmalısınız ki göğsünüzü gere gere tanıtmaya çalışsanız. Yolunu hastanesini okulunu yapamayan bir devleti, Türkiye’nin sırtında kambur gibi yaşayan bir devleti kim nasıl tanıyacak. Zaten KKTC ekonomisi uçsa, çok kalkınmış olsa tanınma derdine düşülmeyecek. Hepimiz bu gerçeği biliyoruz KKTC’yi ne yazık ki kimse tanımayacak. Zaten tanınması için de ciddi girişimler yapılmıyor. Daha önce de yazdım güçlü lobicilik isteyen bir meseledir tanınma meselesi. Ayrı bir fon ister para ister, sıkı çalışan diplomatlar ordusu ister; biri çıksın bana söylesin var mı bu saydıklarım. Yok. Gerçekten de yok. E peki KKTC’yi kim nasıl tanıyacak.

Evet dostlar meselenin özü budur. Ekonomi güneye kaymıştır. Maliye maaş ödeyebilmek için borçlanmak zorundadır ve umarım bu katlanarak artmaz ve bir sarmala girilmez. Ekonomi Bakanı ve Tarım Bakanı, Ekonomik Örgütlerle bir araya gelip bir yol haritası çıkarmalı ve ekonomiye pozitif bir yön verilmelidir. Aksi takdirde yakında kitlesel eylemler baş gösterecektir. Buna emin olun.

******************

Günün Sözü

"Yağmur eğer şiddetliyse su çatıdan sızacak yeri bulur."

Viking Atasözü

#mesajınızvar
Levent ÖZADAM'dan
#mesajınızvar
Levent Kutay
Levent KUTAY'dan
#gozdenkacmadi

Yorumlar

Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

Diğer Gökhan ALTINER yazıları