CTP’nin kaderi UBP’ye benzemesin…

Malum CTP’nin kurultayı bir süre önce yapıldı ve oldukça iyi bir farkla Sıla Usar genel başkanlığı kazandı. Eski tüfekler Sıla Usar için iyi çalıştı ve bu seçimi kazanmalarında yardımcı oldu. Sıla Hanım'ı tanır ve severim. Şahsen başarılı olacağına da inanırım. Tertemiz bir adı ve başarılı bir hayatı olmuştur bugüne kadar. Sıla hanım belki de kendisi açısından doğru olanı yaptı ve rakiplerini kendinden uzaklaştırdı.

Örneğin CTP Genel Sekreteri olan Erkut Şahali’yi genel sekreterlikten uzaklaştırarak siyasi olarak kendisi için mantıklı ama partinin geleceği için tehlikeli bir hamle yaptı ve ciddi bir risk aldı. Hiç şüphe yok ki CTP iktidara yürüyor ve Sıla hanımda kendi ekibini kurmak istedi. Yeni genel sekreter Kale Kişi ile tanışmayız, gıyaben bilirim kendisini. Genç inançlı kararlı ama tecrübesiz bir arkadaşımızdır. Erkut Şahali gibi siyaseten başarılı bir vekilin hiç şüphe yok ki yerini dolduramayacak. Çünkü çok genç. İktidara yürüyen bir partinin Genel Sekreterinin tecrübeli biri olması gerekir.

Erkut Şahali’nin devre dışı bırakılması CTP içinde ciddi bir bölünmeye neden olmuştur ve olacaktır. CTP içindeki güvenilir kaynaklarımız CTP içinde Sılacılar ve Erkutçular diye gruplaşmanın başladığını anlattılar bana. Mesele bununla da bitmiyor. Ali Karavezirler. Değirmenlik Belediye Başkanı. Son derece başarılı bir siyasi kimlik. Ali başkan da devre dışı bırakıldı. Hatta 2026 Aralık’ında yapılacak seçimde aday bile yapılmayacağı iddiaları var. Yanlış bilmiyorsam kurultayda Erkut Şahali’yi destekledi diye devre dışı bırakıldı.

Yakınen tanıdığım ve sevdiğim bir başka isim Dikmen Belediye Başkanı Yüksel Çelebi. O da Erkut Şahali’yi destekledi diye biliyorum. Gelecek yıl ki seçimlerde onunda aday yapılmayacağı iddiaları kulağıma çalındı.

Eğer bu iddilar doğruysa CTP’deki üst akıl yanlış bir strateji yapıyor. Kim bilir belki de biz yanlış düşünüyoruz. Olaya farklı açılardan da bakmak lazım tabii. CTP’de eskilerin desteğiyle yeni bir yönetim var ve bu yeni yönetim rakipleri dışlayarak kendi ekibini kurmak istiyor. Dedim ya kendileri açılarından hem mantıklı hem haklı bir konu ama siyaset bölünmeyi kaldırmaz.

Hatırlayın bir zamanlar  UBP Genel Başkanı İrsen Küçüktü ve kurultayı kazanamayan Derviş Eroğlu cephesi partiyi ikiye bölmüş ve UBP bu bölünmenin ardından seçimlerde sadece 14 vekil çıkarabilmişti. Belki 2026 seçimleri için CTP böyle bir kader yaşamayacak ama ilk erken seçimde ciddi bir küçülme tehlikesiyle karşı karşıya gelecek. Daha da tehlikelisi Sılacılar Erkutcular ve Asımcılar birbirlerini hınca hınç kesecek. Bundan çıkacak sonuçla CTP iktidara bile gelse şu an UBP’nin nisap sorununa benzer sorunlar yaşayacaktır. Bu yazdıklarımı bir kenera not edin. Yaşayarak göreceğiz.

Evet Sıla hanımın en doğal hakkıdır kendi ekibini kurması ve bu ekiple yürümesi ama partiyi bölmeden ve kucaklayarak bunun yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde hem Talat’ın hem de Ömer Kalyoncu’nun gölgesinde kalacak bir genel başkan figürü çizilecektir.

Yazının başında ifade ettiğim gibi; Sıla hanımın önü açıktır ve başarılı da olacaktır ama CTP’nin yakın gelecekte yaşayabileceklerini şu an UBP yaşıyor. UBP’deki bölünmeler nasıl ki UBP’ye zarar veriyor benzer siyasi zararlar CTP içinde yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

Vakti zamanında Eroğlu Ertuğruloğlu kurultay yarışını kazanan Derviş Eroğlu, Tahsin Ertuğruloğlu’na yakın isimleri kabinesinde yer vererek Tahsin beyi yalnızlaştırma stratejini kullanmıştı. Hayatımızın hiçbir döneminde yıldızlarımızın barışmadığı Derviş Eroğlu siyaseten çok doğru bir hamle yapmıştı. Şu an CTP’de benden olmayan dışarı politikası uygulanıyor izlenimi var.

Aman dikkat diyorum…

**********************

Günün Sözü

"En çok da yağmur yağdığında seviyorum bu şehri. Herkesin yüzü ıslak, başı öne eğik. Sanki herkes suçunu kabullenmiş gibi..."

Victor Hugo