Tanıdık Bir Kulvar

Sanat ve siyaset… İki ayrı kulvar… En azında ilk bakışta öyle görünüyor… Sanat ve siyasetin en temel ortak noktası özgürlüktür…Bakın bu iki kulvar bu noktada tek kulvarda buluşuyor… Özgürlük ne de güzel bir kelimedir. Ne kadar zengin ve ferah… Özgürlük yalnızca mekânsal anlamda değil… fikirsel ve eylemsel anlamda da… Elbette yasal zeminde…

Sanatçı sanatında özgür olmalıdır. Siyasetçi de…siyasetinde… Sanat… siyasete bazen açıkça bazen de satır arasında karışır… destekler…eleştirir… özgürce fikrini ortaya koyar… Bu sanatın inceliğinde ve doğasında vardır… Onu özel de kılan bu eşsiz yapısıdır… Herkes de sanatçı olamaz… Onların toplumdaki değerli bilinmelidir…

Peki ya siyaset… o da sanata yön vermede oldukça niyetli görünüyor… O zaman bu ikili işbirliği yapınca ortaya oldukça verimli bir sonuç çıkıyor… Sanatın hangi dalı veya siyasetin hangi tarafı olduğuna bakılmaksınız… Sanat ve siyaset uygulamada iş birliği yapabiliyor mu? Yapıyordur belki de… Bazen açıktan bazen de satır arası…

Siyaset olmadan da olmaz… Toplumların… yönetimlerin vazgeçilmezlerindendir… Yeri gelir desteklenir… yeri gelir eleştirilir ama hep devamı için mücadele verilir…

Ne sanattan vazgeçer toplumlar ne de siyasetten… Bazen siyasetin tıkandığı yerde sanat devreye girer… O zaman daha çok sanatçının siyasette yer alması gerekmez mi? Yoksa iki ayrı kulvar bir birini paralelden desteklemeye mi devam etmeli? Siyasette de sanatçılar vardır… Diplomasinin en temel kurallarındandır… “Diploması bir sanattır”… Sanatçılara sormak da gerek… sanat mıdır? Diye…

Gençler… en kıymetlilerimiz… sanata ve siyasete daha çok ilgi göstermeli diye düşünüyorsak… Desteklenmeliler her anlamda… Sanatçı ve siyasetçi bir tek bireyde buluşabilir… Ayrı ayrı bireylerde de… Ama sonuç olarak her zaman söylediğim cümleyi burada da yinelemek isterim. Siyasetin sıkıştığı veya daraldığı alanda sanat damarı her daim toplumda açık olmalıdır…

O zaman sanat ve siyaset ile ilgili gençlerimizi biraz daha yüreklendirmeliyiz… Desteklemeliyiz… Önlerini açmalıyız… Herkes sanatçı olamaz… herkes siyasetçi de olamaz… Gençlerimizin bireysel özelliklerini dikkate alarak gerekli donanımı onlara sağlamak çok kıymetlidir. Toplumumuz için…

Ben derim ki… Siyasetten sanatı uzak tutmamak gerek… Zaten sanat, siyasetten uzak durmaz… Bu iki kulvardan biri tanıdık gelirse eğer…ve yürümek isterseniz… Herkes en iyi bildiği kulvardan ilerlesin… Önemli olan doğru bireyin doğru kulvarda yürümeye başlamasıdır… Ne de olsa bu iki kulvar birbirini çok iyi anlıyor…

Varacağım sonuç o dur ki… Sanat ve siyasetin…birbirlerini olumlu beslemeleri her daim toplumların menfaatine olacaktır…