Eylül ayında ciddi bir kriz yaşanacak

Bu belirginlik en çok trafikte kendini gösteriyor.

Gerçekten, sabahları yollar bomboş, okul çıkış saatlerinde trafik yoğunluğu yok, yollar daha rahat.

Elbette eğitimdeki sorun veya sorunlar sadece trafikle ilgili değil.

Konunun tarafları sorunların içinde ve tespitlerle, önerilerle yeni dönem gelmeden farkındalık yaratmaya çalışıyorlar.

Geçen hafta, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil'den eğitimdeki sorunların ve çözüm önerilerinin anlatılacağı toplantı için bir davet aldım.

Son anda ortaya çıkan özel bir işimden dolayı katılamadım.

Toplantı içinde anlatılanları takip ettim.

Bir özet olarak bugüne sakladım.

İlgili kesimlerin yaklaşımını izlemek istedim.

Şuana kadar herhangi bir girişime şahit olmadım, tabi ki konuşulanlar yıllardır bilinen, her dönemin sıradanlaşan sorunları, ama her geçen gün büyüyor, değişiyor, daha da oturuyor.

KTÖS'ün yaptığı değerlendirme, uyarı ve önerilerini şöyle bir hatırlayalım.

KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş;

"10 yeni okula ihtiyaç var. Girne en acil olandır. Sabah yaptığımız toplantı neticesinde ne ortaokulun, ne de ilkokulun yetiştirilemeyeceğini öğrendik. Eylül ayında yine ciddi bir kriz yaşayacağız. Dövizin yükselmesiyle özelden devlet okullarına ciddi bir geçiş vardır. Bu hizmeti verebilecek şekilde kendimizi programlamalıyız. Şu an idareten bir eğitim dönemine gireceğiz gibi görünüyor.

Okullara devam eden 816 çocuğun ana dili Türkçe değil. Bu çocuklar yabancı dil konuşuyor. Bu öğrenciler için okullarda oryantasyon sınıflarının oluşturulması gerek. Okul güvenliği, taşımacılık, inşaatlar, kantinler ve gıda denetimi ile ilgili okul yönetim kurullarının da aktif görev alacağı yasal mevzuat oluşturulması gerek. "

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil de söz aldı;

"1997'de sendikaya eğitim sekteri oldum. Eğitimin sorunlarını 13 maddede toplamıştım. Genç arkadaşlarım aynı sorunları tekrarlıyor. Geçen sürede çok da yol kat edemedik. Bir ülkede nüfusu bilmiyorsanız, eğitimi de sağlığı da sosyal hayatı da planlayamazsınız. Siyasi irade ve kararlılık yoksa sorunlara çözüm bulunacağına inanmıyorum. Eğitimle ilgili sorunlarımız başında sistem geliyor. Onlarca hükümet geldi geçti, herkes bir şeyler yapmaya çalıştı, ama eğitim hep siyasi bir argüman, manipülasyon aracı oldu".

Zaman çabuk geçer, bir anda yeni eğitim yılının içinde olacağız.

Geçmiş yıllarda yaşananları, yaşamamak için bu önerilere kulak verilsin.

Nüfusun plansızlığı, ülkeye yabancı olan çocukların uyumu, ekonomik durum, devlet okullarına karşı oluşacak yoğunluk, hepsi bir araya gelince ciddi sorunlar yaşanacak.

Rehavet en kötüsüdür, bugünün sorunları geçmişin rehavetidir.

Düzeltmek ise doğru teşhis ve irade ister.

Ve net olan nokta, bir yerden başlamak gerek.