KDV ve fon indirimi “çalışmaları” hala bitmedi mi? 

“Türkiye’den, KKTC’ye yapılan ihracatlar da firmalar artık döviz kullanamayacak. İki ülke arasındaki ticaret, 5 Aralık 2022’den itibaren TL ile yapılacak. 

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) ihracat genelgesinde yapılan değişiklik ile KKTC ihracatlarında 5 Aralık’tan itibaren gümrük beyannamesinde ihracat bedelinin Türk Lirası olarak beyan edilmesi ve bedelin Türk Lirası olarak tahsil edilmesi zorunlu hale getirildi. 

Genelgede yapılan değişiklikte ‘Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne yapılan ihracatta, Gümrük Beyannamesi’nin 22'nci hanesinin Türk Lirası olarak beyan edilmiş olması ve ihracata ilişkin bedelin Türk Lirası olarak tahsil edilmesi zorunludur. Ancak 5 Aralık 2022 tarihinden önce düzenlenen gümrük beyannameleri ve bu kapsamda yapılan tahsilatlar için bu şart aranmaz.’ ifadelerine yer verildi.”

Bu karar, geç olsa da elbette önemli bir adımdır. 

İşleyişi, uygulanması ve uygulamanın piyasaya, KKTC’deki fiyatlara yansıması ise çok daha önemlidir. 

Şimdi seçim zamanı, 13. maaşlar, sosyal yardım alanlar ve engellilere yapılacak, maddi yardım, bir kısım insanı biraz olsun rahatlatacak. 

Aslolan pahalılığın dizginlenmesi, kontrol altına alınması, fahiş fiyat artışının, serbest denen piyasanın başıboş kalışının, devlet otoritesi ile tüketicinin korunması. 

Birçok karar ve adım için çok geç kalındı, halkın öncelikleri hep göz ardı edildi, edilmeye devam ediyor. 

Tüm bunlar karşısında, çaresiz, eli kolu bağlı, yapacak hiçbir şey yokmuş gibi bir normalleştirme var. 

Oysa yapılabilecekler vardır, mesele niyettir. 

Ekonomiyi iyileştirme, alım gücünü artırma, sadece maaş artışı, asgari ücreti yükseltme, yardım ödenekleri verme ile olmaz. 

Aksi enflasyon artışına sebep olur, hayat pahalılığı artar, pahalılık önlenemez, işsizlik, kayıt dışılık artar, devletin gelirleri azalır, esas olan hayatın ucuzlaması, alım gücünün korunarak artırılmasıdır.    

Fiyatlar yüksek, çünkü ülkeye gelen ürünler dövizle ücretlendiriliyor. 

Peki, yazının girişinde paylaştığım, “Türkiye’den, KKTC’ye yapılan ihracatlar da firmalar artık döviz kullanamayacak” adımı beklenen rahatlamayı, fiyat düşüşünü yaratacak mı? 

Birçok girdi, maliyet faktörü, döviz iken, TL üzerinden bir ihracat nasıl olacak, işlem döviz, sonuç ve faturalandırma ödeme anında TL üzerinden mi olacak? 

Bu kararın önemini küçümsememekle beraber, işleyişini, kâğıt üzerinde kalmamasını, uygulamada görmek gerek. 

Yine altı çizilmeli; 

Yapılabilecek olanlar vardır, devlet, fonlarında düzenlemeler yapabilir, piyasada etkin kontrollerle tüketiciyi koruyabilir, lüks olmayan ürünlerde fiyat sınırlaması getirebilir, bunlar yapılabilirden çok, yapılmalıdır. 

Ve son olarak bir hatırlatma ile sorgulama; 

“Maliye Bakanı Alişan Şan, akaryakıt ve navlun konusundaki çalışmalarda sona gelindiğini söyledi. Şan, temel ihtiyaç ürünlerinin ucuzlatılması için KDV ve fon indirimleri üzerinde çalıştıklarını, yakın zamanda bunu kamuoyuyla kendisinin paylaşacağını belirtti.” 

Bu açıklamanın üzerinden hatırı sayılır bir zaman geçti. 

Her zaman olduğu gibi “çalışmalar” hala bitmedi mi?