Ben anlamadım Şener Hoca

Evirip çevirip okudum.

Bir daha okudum. Okudukça da kavramadığım noktaları arttıkça arttı.

Misal; "Türkiye, eğitime yaptığı katkıyı yüzde 50 oranında azalttı" gibi bir ifade var.

Kaç para idi ki, yarısını kesince kaç kaldı. 2 iken 1 mi oldu, yoksa 20 iken 10 mu kaldı? Bu para nerede kullanılıyor mesela?

Ben birtakım istatistiklere ulaştım ama Öğretmenler Sendikası Genel Sekreteri bu resmi rakamlardan daha fazlasını biliyor ki, böyle bir açıklama yapma ihtiyacı hissetti diye düşünürüm.

Koskoca KTÖS Genel Sekreteri'nden daha iyi bilmeme imkan olmamakla birlikte, benim bildiğim TC Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi'nin belirli alanlara verdiği her katkı gibi, eğitime verdiği katkılar, ilgili bakanlığın ürettiği projeler üzerinden yapılır. Proje üretilir, para ödenir. Ayrılan para hemen hemen hiçbir zaman proje eksikliği nedeniyle tamamen kullanılamaz ve geri gider.

Haziran ayının son haftasına girerken, kaç tane proje üretildi ve geçen yıla oranla yüzde 50 daha az para kullanılıp, ondan sonra giden projeler için "Para bitti" yanıtı alındı? Merak işte.

Anlamadığım bir başka nokta ise Türkiye, bize vatandaşlarını eğitmemiz için para mı ödüyordu da paranın yarısını kesti ve bize eğitmemiz için gönderdiği çocukları başımıza mı bıraktı? Bunu mu demek istiyor açıklaması?

Şener Hoca bu konuda daha kapsamlı bir açıklama ile bizleri bilgilendirse memnun olurum.

O yapmazsa Milli Eğitim Bakanı Cemal Özyiğit de yapabilir. Bence sakıncası yok.

Bir başka kavrayamadığım konu ise, KKTC devlet okullarında okuyan çocukların yüzde 57'sinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğu ile ilgili paylaştığı bilgi idi.

Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı derken Hoca, anne babası 1974'te gelen, Annan Planı referandumunda oy kullanan ailelerin torunlarını da bu rakama dahil mi ediyor?

Şener Hoca'nın bunu da anlatması lazım gibi geliyor.

Misal Şener Hoca öyle bir anlattı ki, sanki Türkiye'den insanlar akın akın memlekete geliyor yerleşiyor ve sürekli olarak da eğitim sistemimize yük biniyor.

Şener Elcil'in aktardıklarını okudukça, hayalimde canlandırdığım istatistiki grafikteki eğri dik yukarı yükselen cinsten.

Gerçek ve resmi istatistiklere baktığımda ise durumun pek de öyle olmadığını gördüm.

Örneğin son 10 yılda Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı, KKTC Vatandaşı ayırımı yapmaksızın okullarımızda okuyan öğrenci sayısı yılda ortalama yüzde 1'ler seviyesinde artıyor. Yani öyle anlatıldığı gibi, Türkiye'den akın akın gelen ve eğitim sistemimizi sıkıntıya sokan bir durum yok.

Hoca neyi kastediyor anlamadım.

Önemli bir şey olsa gerek ki, ırkçılık sınırına dayanan söylemlere başvurmak zorunda kalmış hocamız. Daha açıklayıcı olsa herkes memnun olacak.

Ha amaç eğitim falan değil de KKTC Hükümeti'ni ve Türkiye'deki iktidar partisini, her iki ülkede aynı günde yapılacak seçimler öncesinde eleştirmek ise, eğitimden başka bir bahane bulabilirdi.