Çağman'ın koltuğu ve DP'nin kriz yönetimi
Koral Çağman istifası ile başlayan kriz, olabilecek en akılcı, uzlaşmacı ve mantıklı yöntemle çözüldü.
Koral Çağman’ı bu bağlamda eleştirenler, sırf eleştirmiş olmak için eleştirdiği belli. Hele hele bir gazete ‘koltuk aşkı...’ diye manşet attı ya, sabah kahvemi az kalsın üstüme döküyordum.
Koral Çağman için koltuk aşkı ifadesini kullanmak için Koral Çağman’ı tanımamak ya da bu ülkede hiç yaşamayıp, gaipten manşet atıyor olmanız lazım.
Sürece bir bakalım.
Koral Çağman bu işi pek sevmedi, sağlığı da çok iyi değildi ve Bakanlık görevinden istifa edeceğini açıkladı. Çağman, ‘Nasılsa birileri yerime geçer. İstifam sorun olmaz’ diye bir rahatlıkla görevinden ayrılıp, hastalarına döner.
Ancak Koral Çağman’ın koltuğu bir türlü dolmadı. Dolamadı.
Anayasa takvimi çalışıyor. Çalışma hayatı bekliyordu.
Başbakan’a farklı yerlerden farklı farklı isimler verildi.
Ancak DP Genel Başkanı Fikri Ataoğlu sadece ve sadece DP Genel Sekreteri Afet Özcafer’in adını verdi ve bu konuda ısrar etti.
Başbakan Ersan Saner, Serdar Denktaş ile Fikri Ataoğlu’nun arasında sıkıştı kaldı ve ne Serdar Denktaş’ın önerdiği ne de Fikri Ataoğlu’nun önerdiği isimlerden birini atadı.
Denktaş’ın aralarında Bertan Zaroğlu’nun da da olduğu birkaç isim önerdiği biliyoruz. Ancak Ataoğlu’nun Afet Özcafer dediği ve bu isimde direttiğini de biliyoruz.
Saner, bir taraftan Ataoğlu, diğer taraftan Denktaş baskısı ile terlerken, ‘yerim kolayca dolar’ diyerek görevden ayrılan Çağman’ın ne kadar yanıldığını ve ülkenin bir krize girdiğini gördü.
Çağman, ülkenin ve hükümetin durumu gösterilerek, Demokrat Parti yetkilileri tarafından ikna edildi. Böylelikle ne Denktaş’ın itiraz edebileceği, ne de Fikri Ataoğlu’nun ısrarla önerdiği Genel Sekreter Afet Özcafer’in adının daha fazla Ersan Saner eliyle yıpratılmasının önüne geçecek formül olan Koral Çağman yeniden görev aldı.
Bir taşla birkaç kuş vuruldu. Hem hükümet bir krizden kurtuldu, hem de Demokrat Parti saflarında oluşması muhtemel çatlakların önüne geçildi.
Bu süreçte adı DP MYK’sı tarafından Bakan diye kararlaştırılan Genel Sekreter Afet Özcafer’in arkasında son derece sağlam bir şekilde durduğunu görmesi, adının Bakan olarak anılıp sonra da Başbakan tarafından reddedilmesinin getirdiği sevimsiz durumun merhemi oldu.
Demokrat Parti artık ufukta seçim görünmüşken önüne gelen bu krizi akıllıca bir formülle atlatmış oldu. Dışarıdan bir isim önermek yerine Genel Sekreteri konusunda ısrarcı olmasıyla, Genel Sekreteri’nin de partiye sımsıkı sarılmasına neden oldu.
Bir krizden ancak bu denli güzel çıkılabilirdi. DP Bunu başardı.
Koral Çağman ise yıllık iznini kullanırken, o sevmediği koltuğun nelere kadir olduğunu görmüş oldu.
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.