Yerel seçimlerde son durum… Lefkoşa…
Dünkü makaleden sonra “Niye Lefkoşa’yı yazmadın” diyenler oldu. Aslında dünkü makalede yazmıştım ama tümü çok uzun olacağı için ikiye böldüm, bugün beğeninize sunuyorum.
Biz gazetecilerin işi genel anlamda zordur. Seçim zamanları ise bu zorluk daha da artar. Sebebi ise seçime katılan siyasi figürlerle olan dostluk, arkadaşlık ilişkilerimizdir. Kıbrıs gibi minik bir coğrafyada bu durum daha da zor bir hal alır. Lefkoşa seçimi de tam buna örnektir.
Bir kere Lefkoşa seçimlerine aday olan üç siyasi, Mehmet Harmancı, Sıla Usar İncirli ve Sadık Gardiyanoğlu benim yakın dostlarım, çocukluk arkadaşlarımdır. Hatta Okyay Sadıkoğlu da. Bir Lefkoşa seçmeni olarak elbette benim de kendi iradem yönünde bir oyum olacaktır.
Kaldı ki Lefkoşa Kıbrıslı Türklerin tanınmış üç kurumundan birisi olduğu için ayrı bir öneme sahiptir, amiral gemisidir.
Dün de söyledim, seçim, sandıklar kapanıp, oylar sayılıncaya kadar bitmez. Bu durum Lefkoşa seçimi için de geçerlidir.
Bu bağlamda son hafta, son günler her zaman hayati önemdedir. Rehavete kapılmak, erken zafer ilan etmek çok ciddi zararlar verebilir.
Lefkoşa seçimi için yapılan ve yasaklar girmeden açıklanan anketlerin tümünde de şu anki Başkan Mehmet Harmancı önemli bir farkla öndeydi.
Ama bu durum seçimin bittiği, zaferin ilan edildiği anlamına gelmez, dolayısıyla “seçimi aldık, bitti” şeklinde bir tavır hiç doğru olmaz.
Öte yandan Harmancı’nın rakiplerinin de son günlerde büyük ataklar içinde olduğunu, özellikle de CTP’nin topuyla tüfeğiyle sahaya indiğini görebiliyoruz. Belli ki CTP bu seçimi kazanmayı çok istemektedir.
Bir diğer ilginç durum, CTP’deki birbirini çekemeyen malum kesimlerin ‘Sıla bize Naci Talat’ın emanetidir’ söylemi altında birleşmiş olmasıdır. Bu da bir sinerji yaratmış gibi duruyor.
Bu atağın sonunda fark kapanır, seçim kazanılır mı bilemem ama Sıla Usar İncirli’nin yüksek bir performans sergilediğini gözlemliyorum.
Geçen hafta yapılan basın toplantısındaki sunumu başarılıydı. Yine geçen akşam Hidden Garden’de yaptığı konuşma rahmetli babası Naci Talat’ı aratmayacak cinstendi. Sürecin başında bocalasa da sonrasında toparlanması, o şoku üzerinden atması bu manada dikkat çekiyor.
2022 Ocak seçimlerinde Lefkoşa’da yüzde 35’ten biraz fazla oy alan CTP’nin seçimi kazanmak için en az aynı oranda oy oranına ulaşması ve bence geçmesi gerekmektedir.
Hemen hemen aynı oranda oy alan UBP’nin de zafer için aynı performansa ihtiyacı vardır.
Ama dediğim gibi, seçimler son sandık sayılana kadar bitmez.
Lefkoşa seçimi de bu manada henüz tamamlanmış değildir…
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.