Suriye’de gelecek!
Suriye’de Gelecek !
Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş son 15 günde yaşanan hızlı gelişmelerle başka bir boyuta girdi ve Beşşar Esad iktidarı devrildi !
Beşşar Esad tıp eğitimi almış ve içine kapanık, arkadaşları tarafından sakin olarak tanımlanan bir karakter olarak tanımlanıyordu… Abisinin bir trafik kazasında vefat etmesi üzerine babası tarafından zorla siyasete adapte edildi…
Babasının ardından göreve gelen ve Suriye ordusunun ve istihbarat örgütü Muhabarat’ın çizdiği yolda Suriye’yi idare eden Beşşar Esad, belli bir süre sonra reform sürecine girse de ordu ve istihbaratın da karşı durmasıyla birlikte reformları yaşama gerçekleştirmekte zorlandı. Bunu takiben de özellikle Fransa, ABD ve Türkiye’deki iktidarın Esad'a karşı Suriye’deki muhaliflere destek vermesi neticesinde 2011 yılında iç savaş başladı…
Suriye İç Savaşını tekrardan uzun uzadıya anlatmaya gerek yok… Dönelim günümüze, Esad sonrası dönemde Suriye’nin yönetimine aday olan çeşitli siyasi örgütlenmeler söz konusu…
PYD-YPG Kürt hareketinde en dominant olan oluşum olarak göze çarparken, Kuzey Doğu Suriye’de etkin, PYD-YPG'nin de içinde yer aldığı İnterpol tarafından kırmızı bültenle aranan Mazlum Kobani liderliğindeki Suriye Demokratik Güçleri Suriye'nin Kuzey Doğrusuna hakim ve ABD tarafından destekleniyor, öyle ki Kobani ABD 'deki yetkili kesimlerle defaatle görüşmüştür...
Suriye Demokratik Güçlerinin etkin olduğu bölge, özellikle Kamışlı ve çevresindeki doğal gaz kaynakları İngiliz ve ABD şirketlerinin iştahını kabartıyor… Bununla birlikte bölge aynı zamanda ülkenin tahıl deposu niteliğinde...Bu bakımdan Suriye'deki tüm grupların gözleri bu bölgede diyebiliriz...
Geriye kalan bölgelerde farklı grupların etkinlikleri göze çarpmakla birlikte en etkin oluşum olarak Heyetu Tahrir’ş-Şam (Şam Kurtuluş Heyeti) kısa adıyla HTŞ göze çapmaktadır. HTŞ bir anlamda El-Kaide’nin Ortadoğu’daki uzantısı olarak göze çarpıyor… Kısacası Cihatçı örgütler arasında en güçlüsü ve yaklaşık 15 bin kişilik silahlı gruba sahip…
HTŞ’nin lideri Ebu Muhammed el Cevlani rejimin yıkılışıyla birlikte verdiği ilk röportajda ılımlı bir izlenim vermeye çalıştı! Geçmişte El-Kaide ve İŞİD gibi örgütlerde yer alan Cevlani’nin özellikle farklı inançlara-azınlıklara ilişkin verdiği mesaj dikkat çekiyor !
Cevlani elbette Jean-Jacques Rousseau’yu ya da Will Kymlicka’yı okuyup etkilenen birisi değil! O yüzden demokrasi adına ümitli olmaya gerek yok! Zaten açıklama yapanlar ve kutlayanlar arasındaki kadın oranına baktığınızda , toplumsal cinsiyet eşitliği üzerinden yola çıkarak demokratiklik perspektifleri değerlendirilebilir !
Cevlani’nin CIA ve Mossad tarafından korunup beslendiği birçok medya kuruluşu tarafından iddia ediliyor!
İktidara gelmezden öne ılımlı söylemler kullanan Taliban’ın iktidara geldikten sonra yaptıkları malum, aynı Taliban’ın ABD ile uyumlu çalıştığı da bir gerçek, Cevlani'nin de ABD ile nasıl çalışacağı bir merak konusu !
Essad rejimi sonrası İsrail’in tampon bölge oluşturması ve Şam’daki askeri tesisleri bombalamaya başlaması da manidar bir gelişme olarak önümüzde duruyor!
Suriye’deki rejimin yıkılmasını takiben Biden ve Macron’un açıklamaları dikkat çekiyor, Biden ortaklarımızla çalışacağız derken, Macron barbar devlet yıkıldı diyor… Trump ise bize ne havasında !
Türkiye’de iktidarın büyük bir kısmı konuya tutunum ideolojisiyle yaklaşıyor… Diğer bir deyişle Selefilerin Suriye’deki iktidarda olacak olmalarından memnun! Ancak Suriye’nin parçalanma riski de aynı şekilde endişeye yol açıyor ve bir güvenlik sorunu olarak görülüyor!
Rusya ve İran’ın bu süreçte aldıkları pozisyonlar da derinden incelenmeli, özellikle Rusya’nın askeri üslerinin geleceği, Rusya’nın Afrika’daki varlığını da etkileyecek gibi görülüyor! Bu bakımdan Rusya için Libya ve Mısır’ın önemi daha hayati oluyor! ABD-Rusya arasında Karadeniz-Akdeniz denkleminde bir pazarlık var mı sorusu da gündemde!
Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) çerçevesinde Suriye’de bir sürece tanıklık ediyoruz… İktidar ve paylaşım savaşının daha da derinleşeceği bir durumla karşı karşıyayız…
Jeopolitik kırılmanın ve istikrarsız bir yapı hemen yanı başımızda duruyor. Suriye’de yaşayan azınlık gruplarının ve modernizmi benimseyenlerin durumları oldukça önemli, bu bağlamda bir göç dalgasına tanıklık edebiliriz !
Önümüzdeki günlerde Suriye’de anayasa üzerine tartışmalara (yönetim biçimi-güç paylaşım) ve ekonomik sorunlarla birlikte kargaşaya tanıklık edeceğiz gibi görülüyor…
Yorumlar
Dikkat!
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.